‘Kaçak’ Ayhan Öztürk nerede saklanıyor

SPK raporlarıyla büyük borsa vurgunu ortaya çıkan piyasaların ünlü dolandırıcısı Ayhan Öztürk kaçıyor! Peki kimlerden? Nerede saklanıyor? Kardeşine nasıl bir tuzak kurdu? İşte soruların yanıtları…

BORSAGUNDEM.COM – ÖZEL HABER

Halka açık 3 şirketi satın alan daha sonra bunları birbirleri arasında borçlandıran, şirketlerin kasasındaki nakitleri cebine aktaran, hisselerini de borsada satarak parayı cebine indiren Ayhan Öztürk, borsada bugüne kadar gelmiş geçmiş en büyük dolandırıcılar arasında gösteriliyor. Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davada Ayhan Öztürk, piyasa dolandırıcılığı suçlamasıyla yargılanmaya devam ediyor. Ayhan Öztürk’ün yaptığı bu işlemler nedeniyle borsa kotundan atılan 3 şirket arkasında binlerce mağdur bırakmış durumda.

SADECE KENDİSİNİ DEĞİL AİLESİNİ DE YAKMIŞ

Sosyal medya hesaplarından masum yatırımcıları tuzağa düşürmeye devam eden Ayhan Öztürk’ün, peşindeki alacaklılardan kurtulmak için sürekli yer değiştirdiği söyleniyor. Şu an Gemlik taraflarında saklanarak izini kaybettirmeye çalıştığı öne sürülen Öztürk, halka açık şirketlerin içini boşaltırken ailesinden birçok ismi de kendisine alet etmiş. Eşi Selda Öztürk, eşinin yakın arkadaşının kocası Ali Kemal Tümer, kardeşi Kayhan Öztürk, kuzeni Cihan Mandıralı başta olmak üzere çok sayıda kişi Ayhan Öztürk’ün yaptığı nitelikli dolandırıcılık olaylarında ismi geçen şahıslar.

Ayhan Öztürk nasıl suçüstü yakalandı? İşte SPK raporları

SATIN ALDIĞI ŞİRKETLERİ BİRBİRİNE BORÇLANDIRIYOR

Ar Tarım tarafından Ali Kemal Tümer imzası ile Tümer Tarım lehine keşide edilerek Tümer Tarım, Hacı Reis kaşesi altında Kayhan Öztürk, Ayhan Öztürk, Ali Kemal Tümer, Murat Çelik ve Hüseyin Fırat Paşayiğit ciroları bulunan çeklerin Ar Tarım faaliyetleri ile olan ilgisi nedir? Tümer Tarım tarafından Ali Kemal Tümer imzası ile Ar Tarım lehine keşide edilerek Ar Tarım kaşesi altında Ali Kemal Tümer ve Murat Çelik ciroları bulunan çeklerin Ar Tarım faaliyetleri ile olan ilgisi nedir? Söz konusu çekler, şahsını/veya üçüncü bir kişinin Murat Çelik’e olan borçları dolayısıyla mı keşide edildi? Söz konusu çeklerin, ‘ciro silsilesinde bulunan şahsınız dahil diğer kişilere neden cirolandığı’nın sorulması üzerine Ayhan Öztürk, gerçek dışı açıklamalarla çeklerin teminat olarak verildiğini öne sürüyor. Ayhan Öztürk, satın aldığı üç şirketin sahiplerine de karşılıklı çekler keserek önce bu kişilerin güvenini sağlıyor, ardından şirketin kasasındaki nakitleri cebine indiriyor, son olarak da şirket hisselerini izinsiz olarak borsada satıyor. Bu yüzden hakkında yapılan manipülasyon suçlamasından dolayı yargılanmaya devam ediyor. Bu arada, Ayhan Öztürk’ün kestiği çekler o zaman halka açık olan Ar Tarım’ı 10 milyon 368 bin lira yükümlülük altına sokuyor.

Ayhan Öztürk nasıl bir piyasa dolandırıcısı

KAYHAN ÖZTÜRK: İĞFAL EDİLDİM, ZOR DURUMDAYIM

Aynı soruşturma kapsamında Ayhan Öztürk’ün kardeşi Kayhan Öztürk’e çeklerle ilgili sorular yöneltiliyor ve Hacı Reis adına imzaladığı çekleri neden Ayhan Öztürk’e verdiği soruluyor. Kayhan Öztürk’ün yanıtı ise şöyle:
“Söz konusu çekler, 2014 yılı Mart ayı civarında ağabeyim Ayhan Öztürk tarafından Düzce'de yanıma getirildi. Ayhan Öztürk, söz konusu çeklerin teminat çeki olduğunu, Hacı Reis’in sahibi olduğu arazi ve varlıkların teminat olarak kullanıldığını, bu çeklerin kullanılmayacağını, Hacı Reis'in yüzde 90 oranındaki sermayesinin Selda Öztürk ve kendi üzerinde olduğunu, çekler dolayısıyla hiçbir kimseye hiçbir şekilde zarar gelmeyeceğini, çeklerin vadesinde geri alınacağını veya iptal edileceğini veya kendisinin elden ödeyeceğini söyledi. Ben de, söz konusu çekleri, kendisine itimat ederek imzaladım ve ağabeyim Ayhan Öztürk’e teslim ettim. Hatta, söz konusu çeklerin ön yüzü ve tutarlarını hiç görmedim. Dolayısıyla bu çeklerin keşidecisinin Ar Tarım A.Ş. unvanlı halka açık şirket olduğunu çok sonradan öğrendim. Benden sonra başkalarına örneğin, ağabeyim ile arkadaşlığından dolayı belki hayatımda bir kere gördüğüm Ali Kemal Tümer ve hiç tanımadığım Murat Çelik vb. insanlara cirolanacağını da hiç bilmiyordum. Bu kişiler, bu çekleri kullanarak bir menfaat elde etmişlerse veya bir suç kastı ile hareket etmişlerse bile benim bunlarla hiçbir ilgim, ortak irade paylaşımım bulunması mümkün değildir. Çeklerin keşidecisinin halka açık şirket olduğunu bilmeyişim de zaten burada halka açık şirket aleyhine bir iradem ve kastım olmadığını açıkça ortaya koymaktadır. Bu olayda ben, Ayhan Öztürk'ün Hacı Reis'i teminat olarak kullandırdığı ve sadece Hacı Reis'i borçlandırdığı görüşünde idim. Çünkü olay bana bu şekilde yansıtıldı. Zaten sürekli Düzce 'de ikamet eden ve çalışan bir insanım. Bu kişilerle, ortak hareketim veya ticari bir ilişkim olması da olağan hayatın icapları karşısında pek mümkün değildir. Burada, bu çeklerin düzenlenmesi sonucunda hiçbir menfaatim olmadığı gibi menfaat kastım da yoktur. Tamamen, ağabeyime olan güvenim ve itimadım ile olayın bana sunuluş şekli bu şekilde iğfal edilmeme sebebiyet vermiştir. Sonuçta, bu çeklerin karşılıksız çıkması sonucu Hacı Reis hakkında da icra takibi başlatılmıştır. Dolayısıyla, şahsım da Hacı Reis'teki işimden ayrılmak ve karşılıksız olarak Hacı Reis'teki %10 oranında hisselerimi devretmek suretiyle maddi açıdan çok zor durumlara düştüm. Tüm bu olaylarda hiçbir suç kastım yoktur. "
Kardeşi kendi ağzıyla Ayhan Öztürk tarafından iğfal edildiğini ve maddi açıdan çok zor günler geçirdiğini söylüyor. Kardeşinin yaptığı açıklamalar bile başlı başına Ayhan Öztürk’ün nasıl bir karakterde insan olduğunu gösteriyor.

Piyasa dolandırıcısı Ayhan Öztürk 'ün son çırpınışı

KİMLE NEREDE, NASIL TANIŞTI?

Ayhan Öztürk’e, Ali Kemal Tümer, Cihan Mandıralı, Mert Eren, Murat Çelik, Gülal Ülgen, Osman Şişmanoğlu, Veli Zabun, Halil Tatar, Şehmus Arslan, Yaşar Karakaya adlı kişilerle nasıl tanıştığı soruluyor.
Ayhan Öztürk şu yanıtı veriyor: ''Ali Kemal Tümer'i 31 Mart 2012 tarihinde düğünümde tanıdım. Ali Kemal Tümer'in eşi ile eşim üniversiteden arkadaştır. Ali Kemal Tümer, gıda ve et sektöründe tecrübeli olduğunu söyledi. Bunun üzerine, birlikte karkas et işine girmek üzere Tümer Tarım Hayvancılık İç ve Dış Ticaret A.Ş. kuruldu. Tümer Tarım'ın satın aldığı tüm şirketlerde Ali Kemal Tümer piyasada tanınmadığı için benim şahsi kefaletim vardı. Cihan Mandıralı kuzenimdir. Kendisine Çelik İplik ve CLK Holding adına çek keşide edebilmesi amacıyla vekalet verdim.
Mert Eren'i eşimin arkadaşı olduğundan tanıyorum. Aile şirketimiz olan Hacı Reis Modern Tar.Bes.A.Ş.'de yönetici olarak görev aldı. Daha sonra Ar Tarım 'da, CLK Holding 'de ve Ericom 'da yönetici olarak görev aldı.
Murat Çelik ile Ağustos 2012'den itibaren kendisiyle tanışıklığım vardır. O tarihten CLK Holding’i Ossis Sınai Yatırımlar Holding A.Ş.'ye sattığı Ekim 2013'e kadar bu şahsa finansal konularda danışmanlık yaptım.
Gülal Ülgen'i eski bir bankacı olarak tanıyorum. 3 yıllık tanışıklığımız var. Osman Şişmanoğlu'nu 2007 yılında beri eski bir banka genel müdürü olması ve aynı muhitte oturmamız hasebiyle tanıyorum.
Veli Tabun ve Halil Tatar ile Murat Çelik tarafından Mayıs 2013 civarında tanıştırıldım.
Şehmus Arslan'ı, daha önce Murat Çelik ile birlikte halka açık bir şirket satın almak üzere faaliyette bulunurken 2013 yılbaşlarında tanıdım. Murat Çelik, Şehmus Arslan'ın sahibi olduğu Ar Tarım'ı satın alma niyetinde idi. Danışman olarak Şehmus Arslan ile bu konuda bir görüşme gerçekleştirdim. Ancak görüşmeler olumlu sonuçlanmadı. Murat Çelik ise, daha sonra 2013 yılı Şubat ayında Karkim'i satın aldı.
Yaşar Karakaya ile Murat Çelik'e danışmanlık yaparken Karkim'in satın alınması esnasında tanıştım. Daha bir iş ilişkimiz olmadı. "

Manipülatör Ayhan Öztürk Facebook’ta

TÜMER TARIM’I AYHAN ÖZTÜRK KURDURMUŞ

Tümer Tarım’ın kendi talimat ve yönlendirmeleriyle kurulduğunu itiraf eden Ayhan Öztürk, Tümer Tarım’ın aracı kurum hesaplarını da kendisinin kontrol ettiğini söylüyor. Ossis Sınai isimli şirketin kurulmasında bir talimatı olmadığını belirten Öztürk, “Osman Şişmanoğlu'nun kendisinin kurduğu bir şirkettir. Ossis Sınai CLK Holding ve Çelik İplik'i satın alırken, ben de Murat Çelik'in finansal danışmanı olarak görev alıyordum. Daha sonra Nisan 2014 civarında Ossis Sınai paylarını Osman Şişmanoğlu'ndan devraldım."
İfadelerde, Çelik İplik eski çalışanı Temel Güngör isimli şahsın para ilişkilerine aracılık ettiği beyan ediliyor. Güngör, Garanti Bankası Göktürk Şubesi’nden Cihan Sütşurup’tan elden para aldığını ve bunları Murat Çelik’e teslim ettiğini itiraf ediyor. Cihan Sütşurup ismi Taraf Gazetesi, Gen Yatırım Holding başta olmak üzere birçok hissede geçiyor.

PARA TALİMATLARINI AYHAN ÖZTÜRK VERDİ

Ali Kemal Tümer'in Ayhan Öztürk ile ilişkisine dair yaptığı açıklamalarda, Tümer Tarım’ın Ayhan Öztürk talimatı ile kurulduğu, Tümer Tarım’ın tüm faaliyetlerinin arkasında Ayhan Öztürk'ün olduğu, yapılan ticari faaliyetler ile Tümer Tarım'a gelen veya Tümer Tarım’dan giden para hareketlerinin tamamının Ayhan Öztürk talimatıyla gerçekleştirildiği ifade ediyor.
Ayhan Öztürk ile birlikte hareket ettiği tespit edilen Ali Kemal Tümer hesaplarına, borsalarda 2 yıl süreyle geçici işlem yasağı getiriliyor. Tümer Tarım, 2013 yılı Mayıs ayında Ericom'un, 2014 yılı Ocak ayında ise Ar Tarım’ın çoğunluk hisselerini satın almak üzere anlaşma imzalıyor. Anlaşmalardan sonra Tümer Tarım'ın sahibi olan Ali Kemal Tümer bu şirketlerin yönetim kurulu başkanlığı görevini üstleniyor. Söz konusu şirketlerin Tümer Tarım kontrolüne geçmesinden sonraki faaliyetlerine ilişkin SPK tarafından yapılan denetimler sonucunda, bu şirketlerin varlıklarının haksız ve usulsüz bir biçimde Tümer Tarım ve başkalarının uhdesine geçirildiği tespit ediliyor. Ayhan Öztürk’ün halka açık şirketleri hortumladığı resmen belgeleniyor.
Gülal Ülgen Ayhan Öztürk ile Türk Ticaret Bankası A.Ş.'de çalışırken aynı bankada çalışan Hakan Yolcu isimli şahıs sayesinde tanıştığını belirtiyor. 2012 yılı Ekim ayında Ayhan Öztürk ile birlikte bir işte çalıştığını beyan eden Ülgen, 2013 yılı Ekim ayında Ayhan Öztürk tarafından kendisine CLK Holding'te görev alması teklifinin yapıldığını söylüyor. Osman Şişmanoğlu’nu da bu esnada tanıdığını belirten Ülgen, kendisinden geçici süre ile şirketin imza yetkilisi olmasını istediklerini dile getiriyor.
Ülgen şirket satın alınma sürecindeki bildiklerini ise şöyle aktarıyor:
“2013 yılı Ekim ayı başlarında Hakan Yolcu, Ayhan Öztürk'ün bir şirket alacağını, burada denetim yapabilecek birini aradığını, benim bu işle ilgilenip ilgilenmeyeceğimi sordu. Ben de olabilir deyince Ayhan Öztürk ile randevu ayarladı. Bu görüşmede Ayhan Öztürk, "Borsada işlem gören bir şirketi almak üzere olduğunu, alınacak şirketin iki ana işi olduğunu, bunlardan iplik işinin son derece karmaşık nakit hareketleri olduğunu, şirketi satan kişiye (Murat Çelik olduğunu sonradan öğrendim) borcunu bitirene kadar iplik operasyonunun o kişi tarafından yönetilmeye devam edeceğini, bu periyotta oluşacak mal alım satımı dahil tüm hareketlerin kendisi adına güvenilir ve denetim kökenli birisi tarafından denetlenmezse şirketin eski sahibi (Murat Çelik) tarafından usulsüzlük yapılabileceğini, bu sebeple denetim işini üstlenip üstlenemeyeceğimi" sordu.
Konuşmanın detaylandırılmasında adı konmasa bile bir iç denetim birimi tarifi Ayhan Öztürk tarafından yapıldı ve benimde esasen bu görevi üstlenmem istendi. Daha sonra, alınacak halka açık şirketi Ossis Sınai isimli şirketin satın alacağını ve bu şirkette kendisinin şimdilik ortak olarak görünmeyeceğini, tüm payların ortağı Osman Şişmanoğlu üzerinde görüneceğini söyledi. Ortak olarak görünmeme sebebi olarak geçmişte borsada işlem yapma yasağı bulunmasının yaratacağı spekülatif etkilerini gösterdi. Bu spekülatif etkilerin Çelik İplik firmasının tedarikçileri ve kreditör bankalar nezdinde olumsuz algılar oluşturabileceğini beyan etti.
Ayhan Öztürk, Ossis Sınai şirketinin yönetim kurulu başkanı olarak Osman Şişmanoğlu ile de tanışmam gerektiğini söyleyerek randevu organize etti. Osman Şişmanoğlu ile bu randevuda tanıştık.
Ossis Sınai şirketinin kurulmakta olan bir şirket olduğunu öğrendiğimde neden daha muteber bir firma üzerinden bu işlemleri yapmadıklarını sordum. Cevaben Osman Şişmanoğlu'nun tüm faaliyetlerinin yurt dışında olduğunu, ilk defa Türkiye'de ticari anlamda iş yapması gerektiğini ve bu sebeple yeni bir şirket olarak Ossis Sınai'yi kurduklarını beyan ettiler.
İç denetim faaliyetlerinin yürütülmesi konusunda Ayhan Öztürk ve Osman Şişmanoğlu ile nihai anlaşmaya bu görüşmede varıldı. Osman Şişmanoğlu kısa süreliğine benden bir talepleri olduğunu beyan ederek, ‘İşim gereği sürekli yurt dışına çıkıyorum, bu sırada acil bir imza gerekebilir, şirketin zaten çalışanı yok, CLK Holding'i almak dışında faaliyeti de olmayacak, doğal olarak her hangi bir risk yok. Bu şirketin yönetiminde imza yetkilisi olarak bulunur musun, bize kısa bir süre, yerine güvenilir birisini bulana kadar destek ver’ dedi. Bu isteği her hangi bir risk içereceğini düşünmediğim için kabul ettim.”

PARAVAN ŞİRKETLER, HİSSEDAR VE YETKİLİ KURNAZLIĞI!

Ayhan Öztürk, halka açık şirketlerin içerisini boşaltmak için paravan şirketler kuruyor. Bu şirketlerde başkalarını hissedar ve yetkili yapıyor. Bu sayede de başına bir şey gelmeden bu işlerden sıyrılacağını düşünüyor.
Ayhan Öztürk’ün kardeşi Kayhan Öztürk’ün anlattıkları ise durumun vahametini bir kez daha gözler önüne seriyor. İşte o beyanatlar: "Çelik İplik'e yönetici olarak atandığım bana hiç bildirilmemiş olup tamamen benim rızam dışında gerçekleşmiştir. Burada yönetici olarak adımın geçtiğini İstanbul Ticaret Mahkemesi’nde hakkımda açılan bir dava nedeniyle öğrendim. Çelik İplik'e hiç gitmedim. Orada hiçbir faaliyette bulunmadım. Hiçbir yönetim kurulu kararını veya başkaca bir evrakını imzalamadım."

“BİR HAFTA SÜRE” DİYOR KAYIPLARA KARIŞIYOR

Halka açık şirketler ve iştirakleriyle ilgili kesilen milyonlarca liralık çeklere yönelik sorulara kaçamak yanıtlar veren ve ayrıntılı açıklama yapmak için kendisine bir hafta süre verilmesini talep eden Ayhan Öztürk, kayıplara karışıyor ve bir daha da kendisine ulaşılamıyor.
Kardeşini, eşini, en yakın akrabalarını bile yaptığı usulsüz işlerde aracı olarak kullanmaktan çekinmeyen Ayhan Öztürk’ün, bugün içki parası için manipülatörler ile işbirliği yaparak internet üzerinden manipülatif hisseleri pazarladığı konuşuluyor.