Halka açılmak istenilen şirketin sahtekarlığı

Şok iddia: Hiç üretilmeyen ürünler satılmış gibi gösterilmiş, kamu bankaları dolandırıcılığa alet edilmiş

BORSAGUNDEM.COM ARAŞTIRMA SERVİSİ

Uzun süredir halka açılmak için başvurmadığı yöntem kalmayan şirket, sahte faturalarla cirosunu şişiriyor. İş öyle abartılmış ki şirketin cirosu Türkiye’deki toplam sektörün büyüklüğünü geçmiş. Şark kurnazları banka borçlarını ödeyemeyen, fabrikası ipotekli, batmış şirketi bu yöntemle büyük ciro yapan Türkiye’nin önemli şirketi gibi göstererek SPK’nın gözünü boyamak istiyor. Halka açık bir şirketin yüzde 100 iştiraki konumuna gelen bu sıkıntılı yapı faturalarla ciroyu şişirirken artan cironun sermaye ihtiyacını beraberinde getirdiğinin farkında değiller. Diyelim ki bir firma peşin para ile aldığı hammadde ile 10 milyon liralık üretim yaparak 4 ay vadeli satıyor. Satış rakamını 20 milyon liraya çıkarınca yeni sermaye ihtiyaç duyar. Çünkü sattığı ürünün parasını tahsil edene kadar hammadde alımını finanse edecek kaynağa ihtiyacı vardır. Bu şirketin bilançolarına bakıldığında şirkete nakit girişinin artan ciroya paralel artmadığı görülüyor. İşte bu nokta yapılan usulsüz işlemleri ele veriyor. İşin özeti; hammadde alınmadan satış yapıldığı ve sahte fatura oyunu döndüğü, yeni nakit girişi olmadan şişirilen cirodan anlaşılıyor.

KAMU BANKALARI DOLANDIRICILIĞA ALET EDİLDİ

Bu arada, borsa çevrelerinden çok sayıda kişiyi ilgilendiren konunun bir bacağı yargıya intikal etmiş durumda. Türkiye tarihinin en büyük nitelikli dolandırıcılık davalarından biri için savcılar titiz bir çalışma yürütüyor. Kamu bankalarının bu dolandırıcılığa alet edilmiş olması konunun hassasiyetini artırıyor.

HİÇ ÜRETİLMEYEN ÜRÜNLER SATILMIŞ GİBİ GÖSTERİLMİŞ

Leasing yolu ile satılan ürünlerin satışında usulsüzlük, aynı parti ürünlerin en az iki kez satışının yapılması, bu usulsüz işlemlerde finansman için kamu kurumlarının kullanılması iddiaları, savcıların üzerinde durduğu önemli konuların başında yer alıyor. Leasing ve faktoring yöntemleriyle satılmış gibi gösterilen ürünlerin önemli bir kısmının da kayıp olduğu biliniyor. Yani aslında öyle bir ürün hiç üretilmemiş ya da az sayıda yapılan üretim sonrası seri numaraları değiştirilerek aynı ürüne sürekli yeni fatura kesilmiş. Tabii yeni üretim olmadığı için hammadde alınmamış, işletme sermayesine de ihtiyaç duyulmamış.
Bütün foyası ortaya çıkan bu yapı, son vurgunu borsada yapma girişiminden hiç vazgeçmemiş.
Bu arada,  iddiaya göre benzer bir yöntem, bu işlemleri yapan gruba yakın, Ege Bölgesi’nde faaliyet gösteren bir yağ firmasında da yapılmak isteniliyor.