Emeklilikte yaşa takılanlara kötü haber

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, emeklilikte yaşa takılanlarla ilgili çalışma olmayacağının sinyalini verdi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, erken emekliliğe ilişkin, "Erken emekliliği sosyal güvenlik sistemimizde tasvip etmiyoruz ama siyasette bu yol her zaman için açıktır. Vatansever halkım, dünyanın hiçbir yerinde 38 yaşında emeklilik diye bir uygulama yoktur. Mevcut durumda dahi emeklilik sistemimiz içler acısı bir haldedir" dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, partisinin grup toplantısındaki konuşmasında, erken emeklilik tartışmalarıyla ilgili şu ifadeleri kullandı:

"Bizim kitabımızda yorgunluğun, tembelliğin yeri yoktur. Bu hizmet yolunda yürümek için kendinde derman göremeyen varsa yanlış yerde bulunduğunu bilmelidir. Erken emekliliği sosyal güvenlik sistemimizde tasvip etmiyoruz ama siyasette bu yol her zaman için açıktır. Son günlerde emeklilikte yaşa takılanlar başlığı altında yürütülen kampanyanın özünde işte bu uygulama vardır. Bu başlık altında bir de dernek kurulmuş durumda. İşe bak. Bu derneğin başındaki kişinin durumu dahi tek başına sosyal güvenlik sistemimizin nasıl bir felakete itilmeye çalışıldığının en büyük ispatıdır. Bu derneğin başındaki hanımefendi 1992 yılında sigortalı olarak sosyal güvenlik sistemimize dahil olmuş. Eski sistem devam etseydi 2012 yılında yani 38 yaşında emekli olacaktı. Sistemdeki kademeli yaş uygulaması sebebiyle bu hanımefendi 48 yaşında emekli aylığı almaya başlayabilecek. Bu kişi zaten emekli olma hakkını kazanmış durumda sadece emekli maaşı için bu yaşı beklemesi gerekiyor.

DÜNYANIN HİÇBİR YERİNDE 38 YAŞINDA EMEKLİLİK DİYE BİR UYGULAMA YOKTUR

Vatansever halkım, dünyanın hiçbir yerinde 38 yaşında emeklilik diye bir uygulama yoktur. Mevcut durumda dahi emeklilik sistemimiz içler acısı bir haldedir. Emeklilikte yaşa takılanlar denilen gruba giren 6,3 milyon kişi bulunuyor. Bu teklifin ülkemize yıllık ilave maliyeti 26 milyar lira. Erken emeklilikten yararlanacakların tamamı göz önüne alındığında bu rakam toplamda 750 milyar lirayı buluyor. 

EKONOMİDE, EKONOMİK KURTULUŞ SAVAŞI VERDİĞİMİZ BÖYLE BİR DÖNEMDE ...

Ekonomide, ekonomik kurtuluş savaşı verdiğimiz böyle bir dönemde böyle bir yükü milletimizin, ülkemizin sırtına bindirmeye hakkımız var mı? diye milletime sormak istiyorum. Bir taraftan böyle bir dönemde fırsatçılar türedi. Domates, un ekmek, çocuk bezi bunları stokçulukla, şunla bunla fırsata dönüştürerek bir yerden bunlar yapılırken bir yandan da şimdi karşımıza bunlar türedi. Ne yapacak? Erken emekli olacak. Sonra da gidecek kendine göre başka bir işte de çalışmaya devam edecek. Yani çift dikiş. Böyle bir şey olamaz. Buna adalet, hak, denmez. Bugün batı dünyası yaşta emekliği tırmandırıyor. 65'in altına eyvallah demiyor. Yukarı doğru çıkarıyor. Ülkeye maliyeti çok yüksek de ondan.  İskandinav ülkeleri bile bunun bedelini ödeyemez duruma gelince onlar da emeklilik yaşını yukarı doğru tırmandırmaya çalışıyorlar. Yanlış anlaşılmasın bizim kimsenin hakkında, hukukunda gözümüz yok. 

BU ADIM YA DA KAMPANYA BİR SİYASİ RANTA DÖNÜŞTÜRÜLMEMELİDİR

Emeklilerimiz konusunda en büyük hizmetleri biz getirdik. Bir kesimi memnun etmek adına ülkenin tüm dengelerini bozmaya gönlümüz rıza gösteremez. Bu adım ya da kampanya bir siyasi ranta dönüştürülmemelidir. Bu olursa bunun bedeli ülkemize çok ağır olur. Bugün emeklilikte yaşa takılanlar diyerek kampanya yapanların önemli bir bölümü emekli maaşı almaya başladıktan sonra da resmi veya gayri resmi olarak çalışmayı sürdürecektir. Bir yandan devletten maaş alacak diğer yandan işlerine güçlerine bakacaklar.  

PARTİLERİ BU GERÇEKLER IŞIĞINDA YENİDEN BİR DURUM DEĞERLENDİRMESİ YAPMAYA DAVET EDİYORUM

Hakikat bu iken göz göre göre  sosyal güvenlik sistemimizi yeni bir batağın, felaketin içerisine neden sürükleyelim? Meclis'te bunu gündeme getiren partileri bu gerçekler ışığında yeniden bir durum değerlendirmesi yapmaya davet ediyorum. Türkiye geçmişte popülist politikalardan, hesapsız adımlardan çok çekti. Yeniden bu tehlikeli alışkanlığı hortlatmayalım."