Olası ihtimallere karşı anında tepki veren borsa, yönünü aşağı çevirdi. Hisseler değer kaybederken moraller bozuldu. Üst üste felaket senaryoları yazılmaya başlandı. Irak’ta yaşanan kaos ortamıyla Brent petrolün fiyatı da son 10 ayın en yüksek seviyelerine çıktı.
Altın, dolar ve euro arttı. Yatırım enstrümanlarındaki bu döngü piyasaların içerisinde olanlar için olağandışı bir durum değil. Bunda piyasadaki yabancı ağırlığının da etkisi var. Global ölçekte sürekli hareket halinde olan sermaye her defasında daha güvenli bir limana gitme ihtiyacı duyuyor.
Hisse piyasasında yabancı payı yüzde 64’lerde bulunuyor. Yatırımcılar artan riske bağlı olarak hisselerdeki pozisyonlarını düşürürken daha güvenli enstrümanlara yönelebiliyor. Yatırım araçları arasındaki bu geçişler ise dalgaların artmasına neden olabilmekte. Söz konusu iniş çıkışlarda kendisini korumayı başaranlar ise güçlü hisselerde pozisyon alanlar oluyor. Eğer satın aldığınız hisse güçlü ve dalgalanmalarla başa çıkabilecek nitelikteyse, düşüş sonrası agresif bir çıkış ile daha üst seviyelere çıktığını geçmiş verilerden de görebilmekteyiz.
Önünü göremeyenler...
Milliyet'ten Zeynep Aktaş'ın haberine göre; olumsuz gelişmeler nedeniyle önünü göremeyen ve nakde dönmek isteyen yatırımcılar, satış dalgasını körükleyebilmekte ve endeksin düşüşünü derinleştirebilmekte. Borsadaki hisselerin piyasa değerinin yüzde 78’ini oluşturan bist 30’a dahil hisselerin ağırlıklı kısmı son bir yıllık zirvesine en yakın.
Oysa son bir yılda endeks ciddi düşüş yaşadı. Ancak mart seçimleriyle tekrar yukarı yönelince kayıplar da kısa sürede telafi edildi. Şüphesiz gerçekleşen telafi tüm hisseler için geçerli değil. Bununla birlikte BIST 30’a dahil hisselerin ağırlıklı bir kesiminde yükseliş yaşandı.
Büyüme beklentileri hisselere ilgiyi canlı tutacak
İlk çeyrek büyüme verileri ve ardından TCMB yönetimindeki değişim, faiz indirim beklentilerini güçlendirdi. 24 Haziran’daki Para Politikası Kurulu toplantısı büyük bir dikkatle izlenecek. Kredileri daraltmak için aylar öncesinde alınan önlemler iç tüketimin daha fazla canlanmamasına yönelikti. Ancak Başbakan’ın da dillendirdiği ‘daha fazla büyüme’ talebi ağır basacak. Olası faiz indirimi tüketici odaklı sektörlerde canlanma getirecek. Tüketimde özellikle gıda ve perakende ticarette hareketlenme sürecek Otomotivde ise şirketlerin düşük yurtiçi satışları ve daralan marjları ile artan maliyetlerden olumsuz etkilenmesi bekleniyor. Irak gelişmeleri de izlenecek.
Pozisyonu koruyanlar zararı kapattı
Hisselere ilişkin olumlu beklentiler korunuyor. Söz konusu şirketler ağırlıklı olarak sanayi ve hizmet sektöründe oluşuyor. Son bir yılda borsadaki düşüş gerekçelerine kapılarak alttan satanlar ciddi zararlar yaşarken pozisyonlarını koruyanlar zararlarını büyük ölçüde kapatmasını bildi. Krizde satmama becerisi gösterebilmek ortak olduğu şirkete güven duyabilmek ile yakından alakalı. BIST 30’a dahil olanlardan sadece beş tanesi dip seviyesine en yakın. Söz konusu hisseler Koza Madencilik, Koza Altın, Pegasus, THY ve Tekfen Holding. Ancak bu şirketler daha ziyade kendilerine özel nedenlerle zirvelerini yakalamada zorlanıyor. “Yıkmayan darbe güçlendirir” sözünün de hatırlattığı gibi dalgalanmalar ya da firma düzeyinde yaşanan sıkıntıların aşılmasının ardından hisseler hızla değer kazanabiliyor.