Havalar nasıl olursa olsun…
Dünya piyasaları Karadeniz’de hava durumu gibi değişken bir seyir izliyor. Sabah kar yağışının ardından, öğleden sonra güneş açabiliyor. Asya ve Avrupa borsalarındaki sert satışların ardından ABD borsasındaki yükseliş bunun bir örneği.
Bu yüzden kısa vadeli gelişmelerden yola çıkıp ana senaryomuzu değiştirmiyoruz. Dünya ekonomisindeki sınırlı bir yavaşlamanın Fed’in faiz artırım ihtimalini azaltarak, ECB, BOJ ve PBOC’nin parasal genişlemesini güçlendireceğine ve risk iştahını bozmayacağına inanıyoruz.
Küresel büyümenin yavaşladığı, emtia fiyatlarının düştüğü, enflasyonun gerilediği, düşük faiz politikasının devam ettiği küresel konjonktür risk iştahında genel bir bozulma olmadığı müddetçe Türkiye’yi destekliyor.
Risk iştahının düzelmeye başladığı 21 Ocak sonrası Türkiye hisse senetleri dolar bazında %7 yükselirken, gelişmekte olan piyasalardaki artış %1’in altında kaldı. Türkiye piyasalarının güçlü performansında beklentilerden güçlü gelen şirket karları da önemli rol oynadı.
Bu arada Türk lirası cinsi tahvillere olan talebin de güçlendiğini belirtelim. Fed’in faiz artırımlarının ötelenmesi ve ABD dolarındaki yükselişin hız kesmesine paralel gelişmekte olan ülke yerel para cinsi tahvillere ilgi artıyor.
Son 3 ay içinde faiz oranları 50—100 baz puan yükselmiş Brezilya, Güney Afrika, Rusya ve Türkiye gibi yüksek faizli tahvillere olan talep güçleniyor. Fiyat hareketleri küresel yatırımcı ilgisinin ağırlıklı olarak uzun vadeli tahvillere yönelik olduğunu gösteriyor.
Piyasalardaki yükselişin kısa vadede devam etmesini bekliyoruz. Asya borsalarında ve ABD vadelilerindeki değer artışları ve güçlü Türk lirası borsanın açılışta %0,5’in üzerinde yükselmesini ve 73,900 seviyesindeki direncini denemesini destekliyor. Bu seviyenin kırılması durumunda kısa vadede piyasanın önündeki diğer dirençler 74.600 ve 76.200 seviyeleri. Şirket bazında bakıldığında, beyaz çimento yatırımı açıklayan Adana Çimento hisselerinin olumlu tepki göstermesini bekliyoruz.
Serhat Gürleyen - İş Yatırım