BİST'i sanayi hisseleri vurdu, düşüşle kapandı

Borsa İstanbul günü yüzde 1.88 oranında düşüşle 89 bin 571 puandan tamamladı

BORSAGUNDEM.COM

Borsa İstanbul 2013 yılından bu yana görmediği satış dalgasıyla karşılaştı. Cumhurbaşkanlığı sistemi ile birlikte yeni kabinenin oluşturulmasının hemen ardından dolarda yükseliş, Borsa İstanbul’da ise sert düşüş yaşandı.

BİST güne tepki alımlarıyla birlikte yüzde 0.48 oranında yükselişle 91 bin 729 puandan başladı.

Kısa süre pozitif tarafta kalan Borsa İstanbul birden bire ani satışla karşılaştı ve yüzde 2'nin üzerinde değer kaybetti.

Bankacılık hisselerine gelen alımla birlikte BİST bir miktar toparlanma eğilimine geçse de gün ortasına yüzde 0.43 oranında düşüşle 90 bin 898 puandan girdi.

Gün ortasının hemen ardından sanayi şirketlerine gelen satışlarla birlikte Sınai Endeks'te kayıp yüzde 5'i aştı. Başta Erdemir ve Tüpraş olmak üzere sanayi hisseleri ağır satışlara maruz kaldı. Satışlarda yabancıların etkili olduğu konuşuluyor. Sınai endeksteki kayıp kapanışta yüzde 4.28 oranında. Bankacılık endeksi ise yüzde 0.82 oranında düştü.

BİST günü yüzde 1.88 oranında düşüşle 89 bin 571 puandan tamamladı.

Açılışın ardından en düşük 88 bin 168 puan, en yüksek  92 bin 466 puan seviyesini gördü.

SATIŞLARIN NEDENİ YABANCILAR

Satışlara neden olanlar arasında yabancı satışları öne çıkıyor. Özellikle Garanti Bankası hissesine yüklü miktarda yabancı satışı geliyor. Bankacılık hisselerine gelen satışlar Borsa İstanbul’u baskılıyor. Borsa İstanbul’a genel olarak bakıldığında ise neredeyse tüm hisseler satışla karşılaşıyor.

Cari açık ve enflasyondaki yükselişin önünün alınamaması, ekonomi yönetiminin piyasalar tarafından olumlu karşılanmaması, kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye’nin düşük olan notunu tekrardan negatif yönlü değerlendirmeye alacağı beklentisi, henüz bir ekonomi politikasının oluşturulmaması satışları körükleyen ana nedenler arasında yer alıyor.

Ayrıca dolardaki yükseliş ve enflasyonu frenlemek için Merkez Bankası’nın faiz artırımı tarafında aksiyon alması da beklentiler arasında.

Küresel piyasaları ise ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşları zorluyor. Hisse piyasaları ticaret savaşından olumsuz etkileniyor ve dalgalı seyir izliyor.

Bugün açıklanacak önemli veriler 12/07/2018

Günün önemli şirket haberleri 12/07/2018

Borsadaki düşüşün nedeni Ferit Şahenk mi?

Moody's'ten kritik Türkiye açıklaması

DOLAR DÜŞÜŞE GEÇTİ

Dolar/TL yeni dönemde ekonomi politikalarının nasıl şekilleneceğine ilişkin endişelerin ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın düşük faiz çağrısının, ticaret savaşı kaynaklı küresel satış baskısıyla bir araya gelmesiyle yeni rekor olan 4.9767'yi test ettikten sonra 4.85 altında. Bankacılar TL'deki değer kaybında küresel satış trendi kadar Türkiye'ye özgü endişelerin de belirleyici olduğunu belirtirken, dolar/TL 23 Mayıs'ta gördüğü 4.9290 zirvesini de aşarak yeni rekor olan 4.9767'yi test etti.

Dolar güne 4.90 lira seviyesinden başladı. Saat 18:03 itibariyle 4.8462 lira seviyesinde işlem görüyor. Açılışın ardından en düşük 4.7841 lira, en yüksek 4.9776 lira seviyesi görüldü. Euro ise 5.6694 lira seviyesinde. Euro/dolar paritesi 1.1684 seviyesinde bulunuyor. Gram altın 194.4 liradan alıcı buluyor. 2 yıllık tahvil faizi yüzde 20.28 seviyesinde.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan dün KKTC'yi ziyaretinin ardından Ankara'ya dönerken uçakta gazetecilere yaptığı ve haber televizyonları ile internet sitelerinin duyurduğu açıklamalarında kur ve faize ilişkin olarak, şunları söyledi:

"Birileri bu işi tırmandırmaya çalışsa da bunun düştüğünü göreceksiniz. Bu kadar emin konuşuyorum. Hazine ve Maliye Bakanımız elbette ne gerekiyorsa yapacaktır. Burada birçok enstrümanlarımız var. Önümüzdeki süreçte inanıyorum ki faizin de düştüğünü göreceğiz. Ben eminim, sadece devlet bankalarımız değil, özel bankalarımız da gerektiğinde taşın altına eline koyacaktır."

Bir bankanın döviz masası işlemcisi, "Erdoğan dün 'faiz düşmeli' dedi. Bu bence uzun yıllardır süren 'düşük faiz istekliliği' söyleminin devamı niyeti tanışıyor. Ancak piyasalardaki algılamaya bakarsak 24 Temmuz'da, TCMB'den belki de ek sıkılaştırma beklenen bir dönemde, enflasyonun yüzde
15'leri aştığı bir dönemdeki faiz indirimi isteği olarak algılanıyor" dedi ve ekledi:

"TL'deki değer kaybına bakarsak kabine sonrası açık ara negatif ayrışma var. Küresel piyasalarda da iyimserlik yok. Tüm bunlar TL'deki kayıpların ana belirleyicileri."

Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin ilk kabinesinin açıklanmasının ardından piyasalarda ilk olarak sert bir satış tepkisi tepki yaşanmış; ardından Türkiye piyasaları küresel piyasalara daha paralel bir seyir izlenmişti. Ancak dünya borsalarında ve emtia piyasalarında yaşanan kayıpların bugün hızlanmasıyla birlikte ekonomisi küresel fon akışlarına bağlı olan Türkiye piyasalarındaki satışlar da
kuvvetlendi. Türkiye'ye özgü nedenler ise piyasaların negatif ayrışmasındaki belirleyici oldu.

Kabinenin açıklandığı güne 4.50'li seviyelerde başlayan, ardından bankacıların "piyasa dostu" olarak tanımladığı Mehmet Şimşek, Naci Ağbal gibi isimlerin yeni kabinede yer almaması sonrası yükselişe geçen dolar/TL'de kayıplar da sertleşti.

TCMB'NİN 24 TEMMUZ'DAKİ FAİZ KARARININ ÖNEMİ ARTTI

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın yemin ederek göreve başlamasının ve Hazine-Maliye Bakanlığı'na Berat Albayrak'ın getirilmesinin ardından piyasalar ekonomi politikalarının nasıl şekilleneceğini ve Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Politikaları Kurulu'nun yapısının yanı sıra Merkez Bankası'nın 24 Temmuz'daki faiz kararını da izliyor.

Aynı bankacı, "Önce bu hafta Fitch izlenecek; ardından Merkez Bankası faiz kararı Türkiye piyasaları için önemli bir test olacak. Çünkü 24 Temmuz'daki TCMB faiz kararının önemi bu açıklama (faiz çağırısı) sonrası daha da arttı" dedi. TCMB, TL'deki sert değer kayıplarının ve enflasyondaki sert
yükselişle birlikte geçen yıl başından beri 950 baz puan sıkılaştırma gerçekleştirdi. Bunun yanında sadeleşme TCMB'nin sadece Nisan ayından bu yana yaptığı faiz artışları ise 500 baz puana ulaştı.
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Hazine Müsteşarlığı'nda düzenlenen devir-teslim töreninde yaptığı ilk açıklamada, bundan sonraki dönemde mali ve para politikalarında yeni kabineyle çok daha özel sektör mantığıyla hızlı hareket eden yönetim dönemine girileceğini belirterek, "Para politikalarında önümüzdeki dönemde çok daha diri ve güçlü bir döneme gireceğiz" demişti. Tahvil bono piyasasında ise tahvil faizleri uzun süredir baskı altında. Analistlere göre bu baskının ana nedenleri ise enflasyonun geldiği seviyeler ve yükselişin devam edeceği endişeleri, seçim öncesi artan harcama trendi ve yeni ekonomi yönetimi ile uygulanacak politikalara yönelik endişeler oldu. Piyasaların yakından izlediği Haziran ve Temmuz aylarındaki yılın en yüklü ihale dönemi önceki gün düzenlenen üç ihale ile birlikte tamamladı. İhalelerde borçlanma hedeflere genel olarak yakın gerçekleşirken; faizlerdeki yükseliş ise belirginleşti. Bankacılara göre gösterge iki yıllık tahvilin bileşik faizi 10 yılın en yüksek seviyelerinde işlem görürken 10 yıllık gösterge tahvil faizi ise yüzde 18.40'ı aşarak tarihi zirvesini yineledi.

KÜRESEL PİYASALAR

Asya borsaları ve emtialar dün ABD-Çin ticaret savaşının tırmanacağı endişelerinin yatırımcıların iştahını sarsması nedeniyle sert düşüş kaydettikten sonra bugün hafif toparlandı.

Japonya dışındaki Asya-Pasifik borsalarını izleyen MSCI endeksi yüzde 0.06 yükseldi. Endeks dün ABD Başkanı Donald Trump'ın Çin'den ithal edilen 200 milyar dolar tutarında ürüne ek gümrük vergisi getirme tehdidinde bulunarak dünyanın en büyük iki ekonomisi arasındaki ticaret gerilimini artırmasının ardından küresel hisselerdeki düşüşle birlikte yüzde 1 gerilemişti.

Hong Kong'un Hang Seng endeksi yüzde 1, Şanghay Composite yüzde 2.2 yükseldi.
Avustralya borsası yüzde 1, Güney Kore'nin KOSPI endeksi yüzde 0.6 ve Japonya'nın Nikkei endeksi yüzde 1.3 artış kaydetti.

S&P 500 endeksi vadeli işlemleri ve Dow Jones vadeli işlemleri yüzde 0.3 yükselerek günün ilerleyen saatlerinde Wall Street'in hafif yükselişle açılacağına işaret etti.

Dikkatler, ticarete geriliminde bir sonraki potansiyel adımlara çevrildi. Çin, ABD'yi zorbalıkla suçladı ve nasıl misilleme yapacağı belli olmasa da, karşılık vereceği uyarısında bulundu.