Diplomatik kaynaklar, Avrupa Birliği'nin Hizbullah'ın askeri kanadını terör örgütleri listesine alırken, sivil kanatla diyaloğun devamının güvence altına alındığını ve Lübnan'a AB mali yardımının bu karardan etkilenmeyeceğini belirtiyor.
AB kaynaklarına göre dışişleri bakanlarının, Hizbullah'ın askeri kanadının terör örgütleri listesine alınmasını onaylamasına rağmen kararın yasal zeminin hazırlanması için birkaç haftalık süreye ihtiyaç duyuluyor. Aksi halde Hizbullah'ın Avrupa Adalet Divanı'na başvurup kararı iptal ettirmeye çalışabileceği belirtiliyor.
Hizbullah'ın terör örgütleri listesine dahil olmasıyla AB'de tespit edilebilen malvarlığı dondurulabilecek ve militanlarına seyahat yasağı getirilebilecek. AB polis teşkilatı Europol, Hizbullah'a yönelik operasyonları koordine edebilecek.
Bulgaristan'ın Burgaz kentinde 18 Temmuz 2012'de beş İsrailli turistin ve bir Bulgar vatandaşının ölümüne neden olan bombalı saldırının arkasında olmakla suçlanan Hizbullah'ın askeri kanadının terör örgütleri listesine dahil edilmesi için İngiltere, Almanya ve Fransa bastırırken, bu konuda çekinceleri bulunan bazı küçük üyelerin ikna edilmesi bekleniyordu.
AB'de sadece Hollanda, bir bütün olarak Hizbullah'ı terör örgütü olarak görürken İngiltere, örgütün sadece askeri kanadını terör örgütü ilan ederek AB'den de aynı adımı atmasını talep etmişti.
"ETKİLENMEYİZ"
Hizbullah'a yakın kaynaklar, AB dışişleri bakanlarının örgütün askeri kanadını terör örgütleri listesine dahil etme kararının kendilerini etkilemeyeceğini öne sürdü.
Kaynaklar, örgütün uzun süredir ekonomik kuşatmaya maruz bırakıldığını belirterek, bu sebeple örgütün durumunu düzelttiğini, maddi açıdan kararın anlamı olmadığını savundu.
Lübnanlı siyasilerin örgütü terör listesine koymak için çalıştıkları yönündeki iddialarla ilgili olarak kaynaklar, "2006 Temmuz'unda bizlere karşı İsrail düşmanının yanında yer alanlar, hiç şüphe yok ki bu kararda yer almışlardır, aleyhimizdeki her fırsatı değerlendireceklerdir" ifadesini kullandı.