Birincisi; 2007 mali krizi ve "büyük resesyon" dünya ekonomisini ve siyasi dengeleri, hatta kültürel ortamı şiddetle sarsmıştı.
Bu sarsıntıların yankıları, krizin anıları, "büyük resesyonu" izleyen, düşük oktanlı da olsa, uzun büyüme döneminde giderek sönmüştü.
Bu dönemin artık sonuna geliniyor, ufukta yeni bir resesyon, buna bağlı bir finansal krizin olasılığı beliriyor. ABD ve Çin arasındaki "ticaret savaşı", Brexit, Hong Kong krizleri bu olasılığı daha da güçlendiriyor.
İkincisi, öncelikle ABD olmak üzere küresel çok uluslu şirketlerin yönetimlerinin zirvelerinde, Financial Times'tan Janan Ganesh'in deyimiyle 'Bilderberg sınıflarında', adeta telaşlı bir "sürdürülebilir kapitalizm" arayışı var.