Bay Analiz [email protected]

Piyasa yukarı yönde hareket etme isteğini koruyor

Babalar  en kutsal varlıklar olan annelerin gölgesinde kalan gizli kahramanlardır. Evin en öksüzü babalardır, en yalnız, en kimsesizi, herkese kimse olurken, evin direği olurken kendisi direksizdir, dayanacağı kimsesi pek yoktur. Çünkü o hep güçlü olmak zorundadır. O zayıf olamaz, çünkü o kahramandır, o ağlayamaz çünkü o kahramandır,hep kahraman olmak öyle kalmak zorundadır. Yoksa silebilir herkes onu. Küçümser, erkekten bile saymaz. Batan gemiyi en son terk eden baba iken, uçan bir balonda fazla ağırlıkların atılması aksi halde balonun düşme ihtimalinin olduğu anlarda aileden ilk atılacak kişi babadır. Hayatını ailesine adasa da ne eşine ne de çocuklarına yaranabilir. Aile içi yetmez gibi hep annelik yüceltilir, onun yanına ayıp olmasın diye babalık da eklenir.
Anneler Günü'nün bütün ihtişamına, şatafatına her yerde vurgulanması ve insanları harekete geçirmesine rağmen Babalar Günü unutulur ya da Babalar Günü'nde hatırlanır ve öylesine geçiştirilir. Evin dış kapı mandalı gibidir çoğu zaman. Evin en yalnızıdır. Bu yüzden en son babalar duymaz mı? Ya saklanır ya yalan söylenir ya da paylaşma gereği duyulmaz.
Babanın ailede en sevdiği birey kadındır, eşidir. Eşinin ise en sevdiği çocuklardır, kendisi değil. Baba en çok anneyi sever, anne en çok yavrusunu sever, yavrusu ise en çok eşini sever, eşi ise en çok yavrusunu sever. Bu böyle devam eder durur, hayatın kanunu gereği. Bir yeri acıyan çocuğun hiç babam dediğini duydunuz mu? İyi bir işi olması gerekir. Zengin olması gerekir. Anne ya da çocuklar işsiz olabilir kimse bunu çok görmez onlara. Ama baba işsiz olamaz. Evin geçimini karşılamak zorundadır, hem de şartlar ne olursa olsun.
Dışarıda onca karşılaştığı kötülük ve güçlüklerle uğraşırken eve gelip sığınmak, salmak isterken kendini, evde eşinin kaprislerini çekmek, çocukların sorunlarıyla uğraşmak zorunda kalır. Belki ağlamak ister onların yanında, onlarla yapamaz! Evin şerefini, namusunu korumak zorundadır. Kızının ilk aşkı kendisi olsa da büyüyünce kızı artık aldatır babasını ve başka gençlere kayar gönlü.
Evde yıllarca babası ile çatışan özgürlüklerini elde etmeye çalışan oğlu ise eşinin yanında muma döner. En acısı ise yıllarca gözünden bile koruduğu o güzeller güzeli kızını gözbebeğini gelir adamın biri alır elinden gözünden sakladığı başka gözlere verir. Üstelik bir de düğün dernek yapmak zorunda kalır sanki eğlenirmiş gibi. Bunca zorluğa rağmen baba olabilmiş tüm özel insanların 18 Haziran'da kutlanacak olan Babalar Günü'nü tüm içtenliğimle, gönülden kutluyorum.

ÇIKIŞ TRENDİ SÜRÜYOR

Hareketli bir haftayı daha geride bıraktık. Mayıs ayı ile ilgili bugüne kadar hesaplanmış bütün olasılıkları  alt üst eden bir kapanışla da Haziran ayına girmiş bulunduk. Öncelikle ülke olarak eksilmeden çoğalacağımız bir ay olmasını temenni ediyorum. Çıkış trendinin tüm hızıyla Bankacılık Sektörünün önderliğinde devam ettiğini görüyoruz. Şartlar ne olursa olsun bu dalganın devam edeceğini düşünüyorum. Nedeni ise tüm karakteristik özellikleri üzerinde barındıran tipik bir  3.dalga olması. Çok kuvvetli bir dalga olmasından dolayı hafife alınmaması gerektiğini bir kere daha yatırımcılara ispatladığını düşünüyorum. Reel Sektör kötü, boş dükkanlar gün geçtikçe artıyor, gayrimenkuller satılmıyor, birçok sektör zor durumda, teşvik isteyen sektörler gün geçtikçe artıyor bunların hepsine katılıyorum ancak 3.dalganın gücünü de biliyorum.
Geçmişte bir çok örneğini tecrübe ettiğim için yaşanan tüm gelişmelere yapılan tüm yorumlara kulaklarımı tıkıyor ve dalganın gelişimini takip ediyorum. Bu trend bir gün sona ermeyecek mi? Evet erecek. Ancak ne zaman? Bütün çalışmalarım bu sorunun cevabını bulmak üzeredir. Daha önceki analizlerimde de vurgulamaya çalışmıştım bu dalga içerisinde hareket ederken aşağı doğru kar realizasyonu yaşanan bir gün tam bu trend bitti geri dönüş başlıyor dersiniz, ertesi gün piyasa endeks bazında yüzde 2 yukarı kaçar. Siz saç baş yolarsınız. Çünkü geçmişte bu dalga hareket ederken hep bu tür hareketler yaşandığı için bizler de artık tecrübe kazandık. Yoksa şapkadan tavşan falan çıkardığımız yok. Her zaman yatırımcılara tembih ederim, siz çalışmalarınızı kendiniz yapın, bu dalgaları çalışarak herkes tespit edebilir. Ben dahil piyasada yorum yapan, analiz yapan kimseyi dinlemeyin. Kendi analizinizi tecrübe kazanarak kendiniz yapın. Çünkü piyasada %100 kimse birşey bilmiyor buna emin olun.

Bu haftaki Viop takasını incelediğimizde geçen haftaya göre yabancı takasının arttığını görüyoruz. Piyasayı Viop ile şekillendirdikleri için bu tabloyu önemsiyorum. Yoksa milyar dolarlık şirketlerin Viop'a göre yükselip düşmesini tasvip etmediğimi altını çizerek belirtiyorum. Takasta eksilmeyi bırakın pozisyon arttığı için trend değişimi ile ilgili beklenti taşımadığımı tekrarlamak isterim. Artık analistlerin temel olarak zayıf olan ancak teknik olarak ucuz kalmış şirketlere bile el attığını görmekteyiz. Bu da 3.dalganın en temel özelliklerinden bir tanesi olarak trendin gücünü göstermekte. Piyasa olumsuz haberlere kulağını tıkıyor ve yukarı yönde hareket etme isteğini koruyor. Tabiki sonsuza kadar böyle gitmeyecek. 3.dalga da bir süre sonra miyadını tamamlayacak ve düzeltme hareketi başlayacaktır.

Öncelikle uzun vadeli grafiklerin neler fısıldadığına göz atalım. 2013-2015 yılları arasında oluşan tepelerin oluşturduğu sıkışmayı Mart ayında yukarı doğru delmiştik. Bu sıkışmanın 4 yıllık yatay bir trendin sonunda yukarı doğru kırılmasıyla birlikte sert bir rallinin oluştuğuna şahit olmaktayız. Bu kırılmanın hedefinin bu haftalık verilere göre 110.000 seviyesinden geçtiğini görmekteyiz. Bu değer ilerleyen her hafta yukarıya doğru tırmanacaktır. Piyasada dillendirilen 100 bin direnç seviyesi tamamen psikolojik bir direnç seviyesidir. Ancak grafikten de anlaşılacağı üzere 101 bin seviyesinden geçen direncinde güçlü olduğunu görebiliyoruz. Mavi çizgilerle göstermeye çalıştığım düşüş kanalının geçmişte yukarı doğru kırılması ile başlayan asıl yükseliş trendinin en az hedefinin kanalın boyu olarak işaretlediğim 99 binlerden geçtiğini görmektesiniz.Bu güçlü trend içerisinde en az hedef seviyesinin de üzerine doğru ataklar yapabileceğimizi düşünmekteyim.

Biraz daha kısa vadeli grafikleri incelediğimizde dalga kanalının nizami bir şekilde yukarı doğru tırmandığını görmektesiniz. Bu hafta için kanal direnç seviyemiz 100 bin seviyesine denk gelmektedir. Pozisyonda olan yatırımcıların bu hafta için dikkat etmesi gereken direnç seviyesi olduğunu düşünüyorum. Orta ve uzun vadeli indikatörümüz (sarı-kırmızı) istifini hiç bozmadan yoluna devam etmektedir. 3.dalga ana hedef direnç seviyelerine (mor) göz attığımızda 100.800'lerden geçen direnç seviyesine yaklaştığımızı görmektesiniz. Bu seviye önümüzdeki günler için çok önem taşıyacak bir seviye olmaya adaydır. En azından bu hedef seviyesinde endeksin bir süre ter atması, trendin kuvvetlenmesini ve bir sonraki hedef seviyesi olan 120 binlere doğru hareket olasılığını artıracaktır.

Daha önceki analizimde de belirtmeye çalıştığım gibi 100 bin seviyesine yaklaştığımız şu günlerde piyasada daha çok senet bazlı hareketler yaşanacaktır. Dolar/TL'nin geri çekilmesi ile birlikte 6 aylık bilançolarda dolar bazlı şirketlerin kur farkı karı ile birlikte süpriz bilançolar açıklayacaklarını göz ardı etmemek gerekmektedir. Esas faliyet karı elde etmekte zorluk çekmeyen ancak ağır finansal giderler yüzünden zarar açıklayan şirketlerin önümüzdeki dönemde revaçta olacağını düşünmekteyim. Bankacılık Sektörü liderliğini sürdürmeye devam edecektir. Bu sektörde de geri kalmış banka hisselerinde hareketlilik artabilir. Beyaz Eşya Sektöründe de bilanço verilerini baz alarak hareketliliğin devam etmesini beklemekteyim. Şubat ayında 20'li fiyatlara hisse satmak için yarışan yabancı fonların aradan 3 ay gibi kısa bir süre geçmesine rağmen 26'lı fiyatlardan hisse almak için yarıştığını görmekteyiz. Yine aynı şekilde Aralık ayında 4.50'ler seviyesinde dünya hava yolu devi THY hisselerini satmak için sırada bekleyen fonların bugün 7.20 seviyelerinde alıcı olduğuna şahit olmaktayız. Bunun gibi onlarca örneği sizlerle paylaşabilirim. Buradan çıkarmamız gereken en büyük ders ise bu tür dünya devi olan şirketlerimizde o veya bu sebeple  yaşanan dramatik düşüşlerin yatırımcılar için  uygun yatırım firsatları yaratmasıdır. Bu fırsatlar önümüzdeki dönemlerde de devam edecektir. Borsalarda hiçbir zaman fırsatlar bitmez. Yeter ki yatırımcıların teknik ve temel bilgi donanımları ileri düzeyde olsun.

Endeks dolar bazında çok şişti,balon oluşuyor, bu seviyelerde şirket hisse değerleri çok yüksek yorumu yapanlar için yukarıda endeksin dolar bazlı grafiğini ekledim. 2007, 2010 ve de 2013 yıllarında endeksin  5 dolar zirvesini gördüğünü 2017 yılının ilk çeyreğini bitridiğimiz şu günlerde ise 2.8 direncini test ettiğini görmekteyiz. Gerçektende bayağı bir balon oluşmuş!!!!

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.