Orhan Pala [email protected] Orhan Pala

Ayrılma hakkı

05 Eylül 2013, 14:30 - -

Sermaye piyasaları büyük bir dönüşüm sürecinden geçiyor. Kanunlar yeniden yazılıyor, özellikle küçük yatırımcıların mağduriyetini giderecek yeni kurallar getiriliyor. Bu kurallardan biri de ayrılma hakkı…
Yeni Sermaye Piyasası Kanunu yayımlandığında yatırımcılara büyük vaatlerle tanıtıldı.
Esas olarak, şirketlerin birtakım kararları önemli nitelikte işlem sayılıyor ve geçerli hale gelmesi için genel kurul onayı ve bu esnada hayır oyu verecek ortakların paylarının şirket tarafından satın alınması süreci ile tanımlanıyor. Ancak bu durum finansal okuryazarlığın gelişmediği ülkemizde tartışmalara yol açıyor... 
Bugüne kadar Kervansaray, Mutlu Akü, Borova Yapı, Kelebek, USAŞ gibi şirketlerin bir takım işlemleri önemli nitelikte işlem sayıldı ve genel kurul ile ayrılma hakkı tanındı. 
Ancak, yatırımcıların ne kadarı bu haktan yararlanabildi?
Küçük yatırımcıların lehine gibi görünse de kuralların tam olarak oturmaması yeni sıkıntıları da beraberinde getirdi. Bunlardan en önemlisi hisse fiyatlarının yapay olarak ayrılma hakkı fiyatının üzerine taşınması! 
Kötü niyetli bazı oyuncular, ayrılma hakkı imtiyazını şirkete karşı koz haline getirmeye ve ekstra taleplerde bulunmaya başladı bile... Acilen bu durumun önüne geçilecek tedbirler alınmalı!
Küçük yatırımcı için büyük bir fırsat, ama başta da söylediğimiz gibi finansal okuryazarlık gelişmediği için yatırımcılar bu avantajı nasıl kullanacaklarını bile bilmiyor. Yatırımcılar avantaj gibi gördükleri bu uygulamada kısa sürede büyük kayıplara maruz kalabiliyor.

Küçük yatırımcı bu imtiyazı nasıl kullanılacağını bilmiyor?

Zaten genel kurula katılıp hayır oyu vermeyen yatırımcılar bu haktan yararlanamıyor, katılanlar ise her türlü karara refleks olarak ‘hayır oyu’ veriyor. Bu durumda karar icra edilemez hale geldiği için ayrılma hakkı da doğmuyor. Dolayısıyla, şirket kararını icra edemiyor, yatırımcı da ayrılma hakkını kullanamıyor. Hisse fiyatlarında dalgalanma yaşanıyor ve yeni mağdurlar ortaya çıkıyor. Bu yüzden yeni düzenlemenin enine boyuna yeniden masaya yatırılması gerekiyor. 
Küçük yatırımcı lehine yapılan düzenleme amacına uygun bir şekilde işlemediği için, şirket faaliyetleri açısından çok riskli bir konu olan yönetim hakkını tartışılır hale getiriyor.

Örneğin Mensa…

Faaliyet alanını çeşitlendirerek yapılanmaya giden ve 3 yıldır bu konu üzerinde çalışan şirket, 2 iştirakini hâkim ortağa geri satmak zorunda kalabilir. Bu durumda, 1.5 yıldır bu şirketlerle ilgili beklenti içerisine girmiş olan yatırımcıya ne söyleyecek? 
Herhangi bir yatırımcının bu konuda dava açması olasılığına karşı şirket ne yapacak? 
Şirket daha kârlı alanlarda faaliyet gösteremeyecek mi? 
Geri satış durumunda ortaya çıkacak vergisel yükler yatırımcıyı zarara sokmayacak mı? 
Şirket mali tablolarında belirsizlikler oluşmayacak mı? 
Hakim ortağın resen satın alacağı bu şirketlerden yakın gelecekte elde edeceği kar ve menfaatler tartışma konusu olmayacak mı? 
Şirketin ayrılma hakkı fiyatının belirlenmesine yönelik yaptığı başvuru nedeniyle ortaya çıkan hukuki tereddüttün benzerleri başka şirketlerde de görülebilir. 
Buna benzer konularda nasıl önlem alınacak?

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)