AK Parti Osmanlı, Selçuklu aşısı yaptı

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Cumhuriyetimiz tam fetrete düşmüşken, yurtdışında 'hasta adam' denirken, AK Parti geldi, bu fidana bir aşı yaptı. Devlet aşısı, Osmanlı, Selçuklu aşısı yaptı. Sonra devlet kendini toparladı. 12 yıl içinde tekrar fidan gibi açtı, büyümeye, çınar olmaya başladı" dedi.

Davutoğlu, partisince Manisa Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitingde halka hitap etti. Davutoğlu konuşmasına, "her geldiğinde feyz, ilham ve güç aldığı fidan kenti" Manisa'yı selamlayarak başladı.

"Spil Dağı'nın esen rüzgarına, Merkez Efendi'ye, İstiklal Harbi'nin Kuvayimilliye şehitlerine, yiğitlerine, 17 şehzadeye, 17 şehzadeden de 7 Osmanlı cihan sultanı çıkaran Manisa'nın yiğit insanlarına, kentin manevi değerlerine" de selam gönderen Davutoğlu, Manisa'nın manevi değerlerine yüz sürmeye geldiğini kaydetti. 

Evliya Çelebi'nin Manisa için söylediği "müzeyyen ve süslenmiş kent" sözlerini anımsatan Davutoğlu, Manisa'nın ilçelerini sayarak "O acılarını paylaştığımız Somalı kardeşlerimize de selam olsun" dedi.

Davutoğlu, Manisa'nın her köşesiyle hikmetin ve devlet ahlakının yeşerdiği bir yer olduğuna işaret etti.

Dışişleri Bakanlığı döneminde birçok kez Manisa'ya geldiğini, Başbakan olarak da kongre için kentte bulunduğunu hatırlatan Davutoğlu, meydandakilerin "Manisa sizinle gurur duyuyor" sözleri üzerine, "Biz şehzadeleriyle gurur duyuyoruz" karşılığını verdi.

Başbakan Davutoğlu, "Birileri, bu tarihe meydan okuyabilir. Birileri Osmanlı ile Cumhuriyet arasına bir uçurum koymaya çalışabilir. Ama biz, AK Parti'nin hareketinin neferleri olarak tarihin sürekliliğine inanıyoruz. Biz, Selçuklu'nun varisleriyiz, biz Osmanlı'nın mirasçısıyız, biz Cumhuriyetin çocuklarıyız. Osmanlı denince tüyleri diken diken olup da Osmanlıcaya karşı düşmanlık ilan edenler, Osmanlıcayı yabancı bir dil zannedenler Manisa'ya selam veremezler" ifadesini kullandı.

Davutoğlu, Manisa'nın tarihin sürekliliğini, siyasetin erdemini ve ahlakını temsil ettiğini vurgulayarak, "AK Parti hareketi, devlet adamı fidanlığı hareketidir. Aynen Manisa gibi, Cumhuriyetimizin fidanlığı AK Parti'dir. AK Parti, iki Cumhurbaşkanı, üç Başbakan ve dört Meclis Başkanı çıkardı kendi içinden. Aynen Manisa gibi. Bizim hareketimiz devlet adamı yetiştirir, bizim hareketimiz devlete sahip çıkar. Devlet ve millet arasındaki tüm uçurumları kapatır" diye konuştu.

Kendisinden önce konuşan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a TBMM Başkanı olduğu dönemde Manisa'yı temsil etmesi ve hizmetleri dolayısıyla teşekkür eden Davutoğlu, dün de Karabük'te eski TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin ile birlikte olduklarını hatırlattı.

- "Devlete bir aşı lazımdı"

Arınç ve Şahin'in de üç dönemlerini tamamladıklarını dile getiren Davutoğlu, "Bir dönem ara verecekler. Davaya değil, sadece milletvekilliğine ara verecekler. Bizim için dava doğumdan mezara kadardır, kıyamete kadardır, haşre kadardır. Hiçbir burukluk olmadan, onur ve gururla yeni arkadaşlarına alan açıyorlar. Ama başka partiler öyle mi? Birbirleriyle yarışıp, birbirlerini siyaseten linç etmeye çalışan siyasi gelenek ve partilere karşı AK Parti devlet ahlakının zirvesidir, zirvesi. Çünkü biz devlet adamı olmanın ne demek olduğunu Manisa'dan öğrendik. İşte aramızdaki fark bu" dedi.

 Başbakan Davutoğlu, konuşmasını söyle sürdürdü:

"2002'de Cumhuriyetimiz, Kuvayimilliye şehitlerinin kurduğu Cumhuriyet, Gazi Mustafa Kemal'in İzmir'i, Manisa'dan ve tüm bu bölgede istiklalimizin mührünü vurarak kurtardığı memleket üzerinde kurulan Cumhuriyetimiz bundan tam 70-80 yıl sonra aynen Osmanlı'da Çelebi Sultan Mehmet dönemindeki gibi bir fetrete düşmüştü. Nasıl bir fetretti? 2002'de AK Parti iktidara geldiğinde kendi memurunun maaşını ödeyemiyordu. Devlet tarımsal desteklerin tümünü kesmişti. Kemal Derviş gelip, tüm destekleri, gübre desteğini, her şeyi kesmişti. Öyle ki Başbakanlıktan diğer bakanlıklara, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına yazı gidiyordu, 'Bizim Hazine'de para kalmadı, siz kendi başınızın çaresine bakın' diye. 

Dün, Kocaeli'ndeydim. Deprem olduğunda devlet Ankara'dan Kocaeli'ne, Sakarya'ya dört gün ulaşamamıştı. Otoyol kapanmıştı. Tam tam bir fetret devri. Devlete bir aşı lazımdı. O fetret devrinde IMF'ye borçlandık. Memurlar maaşlarını alır almaz, gidip dolara çeviriyorlardı. Türk lirasının kıymeti hikmeti kalmamıştı."

- "12 yıl içerisinde tekrar fidan gibi açtı, büyümeye çınar olmaya başladı"

Türkiye'nin bir piyade tüfeğinde dahi yabancıya muhtaç olduğunu anımsatan Davutoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Devletimizin bu fidan şehrinden sesleniyorum, bu fetret devrine kim son verdi? Cumhuriyetimiz tam fetrete düşmüşken, yurtdışında 'hasta adam' denirken, AK Parti geldi, bu fidana bir aşı yaptı. Devlet aşısı, Osmanlı, Selçuklu aşısı yaptı. Sonra devlet kendini toparladı. 12 yıl içinde tekrar fidan gibi açtı, büyümeye, çınar olmaya başladı."

Başbakan Davutoğlu, 2002'de en küçük projeleri bile hayata geçiremediklerini vurgulayarak, "İki gün önce sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte Ordu-Giresun Havalimanını açtık. Nasıl bir havalimanı biliyor musunuz, denizin üzerinde dolguyla havalimanı yaptık biz, havalimanı" diye konuştu.

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Bahçeli, iktidara meraklıysa neden 99 seçimlerinde diğer partiler 'Gel başbakan ol' dediğinde, 'Hayır solla ittifak yapacağız, biz sol parti ile ittifak yapacağız' deyip Fazilet Partisi ve diğer partileri reddetti? Çünkü niyeti iktidar olmak değil. Yükselecek AK Parti hareketini o günden kesmekti. O gün, 28 Şubat kime savaş ilan ettiyse işte biz onların sözcüsüyüz, milletin sözcüsüyüz" dedi.

Davutoğlu, partisinin Manisa Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitinginde, Fatih Sultan Mehmet'in, İstanbul'un önlerine geldiğinde Haliç'in zincirli olduğunu gördüğünü ancak engel tanımadan, gemileri karadan yürüttüğünü anlatarak aynı mantık ve inançla hareket ettiklerini söyledi.

Davutoğlu, "Fetreti bitirip denizin üstünde, Avrupa'nın ilk havalimanını yapan kim? Devleti Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyacı konusunda, yabancıya muhtaç olmaktan çıkarıp yüzde 100 Türk yapımı ATAK helikopterini yapan kim? İlk milli tankımızı yapan kim? Kendi savaş uçağını yapmakta olan kim? Devleti, IMF kapısında borç dilenmekten kurtarıp, IMF'ye borç verecek hale getiren kim?" diye sordu. Alandakilerden "AK Parti" yanıtını alan Davutoğlu, "Onlar konuşur AK Parti yapar" ifadesini kullandı.

"Daha neler yapacağız. Daha maçın ilk yarısı bitti, ikinci yarı başlıyor" diyen Davutoğlu,  Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakanlığı döneminde, 12 yılda devletin derlenip toparlandığını belirtti.

Duble yolların otoyollara çevrileceğini aktaran Davutoğlu, İzmir-İstanbul otoyolunun yapılacağını, böylece İstanbul Manisa arasının 3 saate düşeceğini ve "şehzadelerin şehri" ile "sultanların başşehri"nin buluşacağını dile getirdi.

Manisa'daki 80 bin kilometrelik duble yolun 410 bin kilometreye çıkarıldığını kaydeden Davutoğlu, bu duble yolların İstanbul'a otoyolla bağlanacağını söyledi.

Konvansiyonel trenlerin rehabilite edilerek hızlı trene geçildiğini, sonra da yüksek hızlı trenlerin yapıldığını anlatan Davutoğlu, Ankara-İstanbul arasının 1,5 saate düşeceğini bildirdi.

İzmir-Ankara hızlı trenin yapılmasıyla Manisa'nın yolların kavşağı olacağını ifade eden Davutoğlu, nereden nereye gelindiğini Manisalıların bildiğini ifade etti.

Davutoğlu, dünyanın en uzun asma köprülerinden birinin Çanakkale'de yapıldığını belirterek, İstanbul'da dünyanın ilk 3 katlı tünelinin, Kanal İstanbul'un ve Ovit Tüneli'nin inşa edildiğini vurguladı. 

- "Hesap bilmeden, birtakım vaatlerde bulunuyor"

"Yeni bir Türkiye doğuyor" diyen Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Birileri bundan rahatsız. Onlara gelin şu Manisa'dan, bir yeni Türkiye dersi verelim... CHP rahatsız, MHP rahatsız, HDP rahatsız. Bunlar legal görünen, rahatsız olanlar. Şimdi, önce onlara soralım. CHP'nin Allah aşkına Manisa'da , Türkiye'de bir dikili ağacı var mı? 'Şurası da bizim eserimiz' diyecekleri bir tek şey gösterebilirler mi? Şimdi çıkmış hiçbir hesap bilmeden, birtakım vaatlerde bulunuyor. 'Bekara hanım boşamak kolay' derler. Onlar devlet ne demek bilmezler, onlar millet ne demek bilmezler. Milletin Diyanet'ine savaş açarlar, imam hatiplerini tekrar kapatmak için '1+8+4' derler. Sonra da 'yok imam hatipleri kapatmayacağım' der. Ya biz bilmez miyiz? 28 Şubat 'kesintisiz 8' dedi, siz '1+8+4' diyorsunuz. Aynı kapı. Ha kulağı böyle göstermiş, ha böyle göstermiş."

"Kılıçdaroğlu, milleti aldatabilir mi?" diye soran Davutoğlu, alandakilerden "Hayır" yanıtını aldı. 

Davutoğlu'nun, "Gelin Bahçeli'ye. Buraya gelip Manisa'da milliyetçilik ifadeleriyle, halkımıza hitap etmek kolay. Soruyorum, MHP bu seçim kampanyasında 81 ilde bu al bayrağı dalgalandırabildi mi?" sözleri üzerine de alandaki vatandaşlar, "Hayır" karşılığını verdi. 

- "28 Şubat zihniyetini perde gerisinden destekledi"

81 ile sadece AK Parti'nin gittiğini anlatan Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Bahçeli gelirse sorun. Bunların hepsi perde gerisinde bir çete halinde birleşti. Sorun. 2002'de Türkiye fetreti yaşarken, Bahçeli, başbakan yardımcısıydı. 28 Şubat zihniyetini perde gerisinden destekledi. Bakın, şimdi kolay bu dönemde, başörtülü aday göstermek. Peki, 28 Şubat'ta, 1999'da bir muhterem hanımefendi başörtülü Meclis'e girdi. Onun üzerine birileri 'dışarı dışarı' diye tempo tuttu. O günkü CHP zihniyetini temsilen DSP. Peki MHP ne yaptı? Milletvekilleriyle o da onlara alkış tuttu. Şimdi milliyetçilikten, milli, manevi değerlerden nasıl bahseder? Aynı şekilde bir MHP milletvekili de başörtülüydü. Talimat geldi 'bunun başı' açılsın diye. O zaman 'ürkek mi o erkek mi' tartışması yapan MHP o hanımefendinin başını açıp, Meclis'e öyle soktu. Şimdi MHP'lilere sorma vaktidir. 28 Şubat'a direnemediniz, bari bugün millet düşmanlarına direnin, işbirliği yapmayın. Ama yapıyorlar. Nerede AK Parti kuvvetliyse bir bakıyorsunuz MHP ile CHP el ele faaliyet gösteriyorlar."

- "28 Şubat kime savaş ilan ettiyse işte biz onların sözcüsüyüz"

Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Peki bu CHP değil miydi, MHP'ye 'biz katillerle işbirliği yapmayız' diyen, o zaman DSP koalisyonunda. Bahçeli, iktidara meraklıysa neden 99 seçimlerinde diğer partiler 'Gel başbakan ol' dediğinde, 'Hayır solla ittifak yapacağız, biz sol parti ile ittifak yapacağız' deyip Fazilet Partisi ve diğer partileri reddetti? Çünkü niyeti iktidar olmak değil. Yükselecek AK Parti hareketini o günden kesmekti. O gün, 28 Şubat kime savaş ilan ettiyse işte biz onların sözcüsüyüz, milletin sözcüsüyüz."

"HDP ile MHP birbirini, geriden paslaşarak destekliyor" ifadesini kullanan Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Bu akla gelir miydi? Geçen gün Adana'da, Mersin'de HDP binalarına saldırıldı. HDP'liler dedi ki 'Bunlar MHP işareti yapıyor ama biz MHP'nin yaptığına inanmıyoruz. Mutlaka AK Parti yapmıştır.' MHP'liler hemen aldı topu ve dediler ki 'doğru', yani HDP'yi teyit ettiler. 'Biz yapmadık, AK Parti yaptı.' Bir de karşımızda bir koalisyon oluştu. Eskiden, 'F tipi' diye paralelden bahseden ulusalcı CHP, paralelcilerle onların mekanında görüşüyor. Kılıçdaroğlu, onların yayın organlarını ziyaret ediyor. Bakıyorsunuz, paralelin yayın organları da gidip Bahçeli'yi MHP'de ziyaret ediyor. HDP Belediye Başkanı Gültan Kışanak'ı da arka kapıdan ziyaret ediyor. Karşımızdaki koalisyonu görüyor musunuz?"  A.A

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.