Levent Kerik [email protected] Levent Kerik

Türev Piyasalar ve tarihsel gelişimi

13 Şubat 2014, 14:01 - -

Piyasa; alınıp satılan her türlü mal, menkul kıymet ve hatta hizmetin fiyatının, arz talep dengesi doğrultusunda belirlendiği ve belli kurallara uyulması gereken oluşumun adıdır. Özellikle piyasalar, mal ve hizmete sahip olup bunların fazlasını satmak isteyenlerle, bunlara ihtiyaç duyanları bir araya getirerek etkin fiyat oluşumunu sağlar ve dolayısıyla toplumun genel refahına önemli bir katkıda bulunurlar. Finansal piyasalarda bu mekanizma borsalar yoluyla çalışır. Fiyatlar piyasada arz fazlası olduğunda düşerken, talep fazlası olduğunda artar. Fiyatların doğru oluşumu, yatırımcı güveninin ve likiditenin artmasına, dolayısıyla daha fazla kaynağın borsaya gelmesine ve bu kaynakların fon talep edenlere aktarımının kolaylaşmasına yardımcı olur. Bu durum, yatırımcılar açısından alternatif yatırım araçlarının sayısı ve çeşitliliğini arttırırken , fon talep edenler açısından daha düşük maliyetli kaynak bulunabilmesine olanak verir.

Piyasa kavramını işlem gören sermaye piyasası aracının vade yapısına göre spot ve türev piyasalar olarak ikiye ayırabiliriz. Spot piyasalar alım satıma konu olan mal veya menkul kıymetin karşılığı olan paranın peşin olarak ödendiği ve ödeme karşılığında malın tesliminin de eş zamanlı yapıldığı piyasalardır. Türev piyasalar ise işleme konu olan malın parasının vade sonunda ödendiği, fiziki teslimat veya nakit uzlaşmanın da vade sonunda yapıldığı piyasalardır.Mevcut spot piyasa araçlarına ek olarak türev ürün piyasalarının gelişimi; risk yönetimini kolaylaştırmış, dünya para ve sermaye piyasalarının büyümesine ve likiditesine önemli katkıda bulunmuş, özellikle gelişmekte olan ülkelerde yetersiz olan sermaye birikiminin yurt dışından gelen sermaye ile desteklenmesini kolaylaştırmıştır.Ayrıca türev piyasalarda hızla artan işlem hacmi ve ürün çeşitliliği oldukça yeni ve fazla sayıda iş imkanını da beraberinde getirmiştir.

Spot piyasalarda işlem gören, pamuk, buğday, soya fasulyesi, arpa, kahve başta olmak üzere, birçok tarım ürünü ; sığır, domuz gibi hayvansal ürünler ; sanayi metalleri, kıymetli metaller ; petrol, benzin, doğalgaz, elektrik vb. enerji ürünleri ; türev piyasalarda da işlem görmektedirler. Ancak tarihsel gelişimine bakıldığında daha sonra ortaya çıkmış olmasına rağmen, menkul kıymetler, para ve sermaye piyasası araçları, döviz, ekonomik ve finansal göstergeler üzerine oluşturulan türev ürünlerin, çok daha hızlı artarak, günümüzde toplam işlem hacminin çok daha büyük bir kısmını oluşturduğunu görmekteyiz. Türev piyasalarda yapılan işlemler, organize borsalar veya tezgah üstü (Over The Counter) piyasalarda gerçekleştirilmektedir.

Ancak türev piyasaların likiditesinin artması ve finansal sistem açısından oluşabilecek risklerin kontrol edilebilmesi açısından organize borsalar bünyesinde çalışması ve merkezi bir takas kurumu tarafından takip edilip sonuçlandırılması, karşı taraf riskinin (kredi riski) olduğu ve likiditenin zaman zaman hızlı bir şekilde kaybolduğu tezgah üstü işlemlere göre çok daha tercih edilen bir durumdur. Genel olarak tezgah üstü işlemlerin hacminin, organize borsalara göre daha fazla olmasına karşın, gösterge fiyat olarak borsalarda oluşan fiyatlar  dikkate alınmaktadır. Özellikle son 40 yıl boyunca çok hızlı bir büyüme gösteren finansal vadeli piyasaların globalleşen dünya düzeni içerisinde riskten korunmak ve etkin bir portföy çeşitlendirmesine gitmek açısından hem büyük kurumsal yatırımcılar hem de bireysel yatırımcılar açısından kullanımı kaçınılmaz hale gelmiştir.

Türev piyasalarda işlem gören yatırım enstrümanlarını temel olarak 4 başlık altında toplayabiliriz.

1)      Vadeli İşlem Sözleşmeleri ( Futures Contracts)

2)      Opsiyon Sözleşmeleri

3)      Forward Sözleşmeleri

4)      Swap İşlemleri

Türev piyasaların kullanım amaçlarını ise 3 ana başlık altında toplayabiliriz.

1)      Riskten Korunma ( Hedging) :

 Riskten korunmak isteyen yatırımcılar, bir sermaye piyasası, döviz, kıymetli maden veya malı kullanan , bunlarda pozisyon tutan veya gelecekte meydana gelebilecek olumsuz fiyat değişimlerinden korunmak isteyen kişi veya kurumlardır. Bu yatırımcılar , spot piyasalarda fiyatların yükselmesinden korunmak için türev piyasalarda alıcı ( uzun pozisyon), düşmesinden korunmak için de satıcı (kısa pozisyon) olarak piyasaya girerler. Örneğin bir portföy yöneticisi, çeşitli, varlık gruplarından oluşan bir portföyün performansı arttırmak, üstlendiği riskleri azaltmak veya portföy çeşitlendirmesine gitmek için , portföydeki hisse senetlerini spot piyasada satmak yerine , endeks üzerine düzenlenmiş vadeli işlem sözleşmesi satabilir. Bu durumda piyasada bir düşüş yaşanırsa, vadeli piyasada elde edilen kazanç, hisse senetleri piyasasında karşılaşılan zararı karşılar. Böylece spot piyasada meydana gelen düşüşten etkilenilmemiş ve işlem maliyetleri de azaltılmış olur.

2)      Spekülasyon :

Piyasalarda fiyatların yönünü tahmin ederek pozisyon alanlara spekülatör denir. Vadeli piyasalar özellikle kaldıraç etkisi dolayısıyla spekülatörlere önemli avantajlar sağlar. Spekülatörlerin alım-satım işlemleri,  zaman zaman ani fiyat hareketlerine sebep olmakla birlikte, piyasanın likiditesini arttırır. Spekülatörlerin risk alma konusundaki isteklilikleri, diğer piyasa katılımcılarının taşıdıkları riskleri spekülatörlere devrederek riskten korunma imkanlarını arttırır.

3)      Arbitraj :

Arbitrajcılar ise piyasalar arasındaki fiyat dengesizliklerinden yaralanarak risksiz kar elde etmeyi hedefleyen yatırımcılardır. Örneğin bir mal coğrafi olarak farklı yerlerde farklı iki fiyattan işlem görüyorsa; arbitrajcı hemen ucuz olan yerden alıp pahalı olan yerden satarak kar elde eder. Benzer şekilde , spot piyasalar ile vadeli piyasalar arasında taşıma maliyeti ilişkisi sonucu oluşması gereken fiyattan farklı seviyelerde fiyat oluşması durumunda, arbitrajcılar devreye girerek, ucuz olan piyasada alış, pahalı olan piyasada satış yaparak piyasaları dengelerler. Bu faaliyetler piyasaların birbirleriyle uyumlu ve dengeli hareket etmesini ve gerçekçi fiyat oluşumunu sağlar. Etkin (efficient) piyasalarda arbitraj işlemleri ile risksiz kar etme imkanı genel olarak mümkün değildir. Arbitraj işlemleri sayesinde vadeli ve spot piyasalardaki fiyat oluşumları belirli bir uyum içinde gerçekleşir.

TARİHSEL GELİŞİM

Bu bölümde de türev piyasaların tarihsel gelişimi hakkında kısaca bilgi vermek isterim.

Kronolojik olarak baktığımızda, ilk türev ürünlerinin opsiyonlarda ortaya çıktığını söyleyebiliriz. Opsiyonların ilk kullanımının eski Yunan ve Roma devrine kadar uzandığı görülmektedir. Filazof Thales  astronomi bilgisini kullanarak bir sonraki ilkbaharda zeytinden iyi ürün alınacağını tahmin etmiş ve hasat mevsiminden önce kış aylarında zeytin presleri için, pres sahipleri ile anlaşma yapmıştır. Thales’in tahmini doğru çıkınca zeytin presleri için yaptığı opsiyon anlaşmalarını devreye sokmuş ve anlaşma sayesinde presleri diğer çiftçilere kiralayarak kar etmiştir. Opsiyonların tarihi eskiye uzansa da, tarihsel gelişimde 17. yüzyılda Hollanda’daki lale soğanları üzerine yazılan opsiyonlar oldukça önemli bir yer tutmaktadır. Lale alım satımının aşırı popüler olduğu  o dönemde, lale tüccarları aşırı fiyat yükselmesine karşı alım opsiyonları (call options), üreticiler ise gelecekteki fiyat düşüşlerine karşı satım opsiyonları (put options) almışlardır. Fakat o dönemde Hollanda’da yaşanan takas sorunları nedeniyle, opsiyonlar bir süreliğine gündemden uzaklaşmıştır. Opsiyon piyasaları , 1711 yılında İngiltere’de North Sea şirketinin hisselerine üzerine yazılan sözleşmelerle yeniden canlanmaya başlamıştır. Benzeri takas sorunları nedeniyle opsiyon piyasası zarar görmüş ve yasadışı ilan edilmiştir. Avrupa’da iki kez başarısızlığa uğrayan opsiyonların Amerika’da ilk kullanımı iç savaş zamanına rastlamaktadır. Savaş zamanında mal ve girdi fiyatlarında yaşanan istikrarsızlık çiftçileri gelecekteki fiyat belirsizliklerine karşı, tüccarlar ve girdi sağlayanlarla sözleşme yapmaya sevk etmiştir. 19. yüzyılda opsiyon işlemlerinde , sık sık yükümlülüklerin yerine getirilmesinde yaşanan aksaklıklar dışında çok fazla bilgi bulunmamaktadır. 1973 yılına kadar işlemler likidite ve güvenilirlilik sorunlarıyla beraber tezgah üstü piyasalarda yürütülmüştür. 1973 yılında Chicago Board Options Excahange (CBOE) borsasının kurulmasıyla ilk defa opsiyonlar organize bir kurumda işlem görmeye başlamıştır. İlk olarak hisse senedi call opsiyonları işleme açılmış, hisse senedi put opsiyonları ise 1977 yılında yatırımcılara sunulmuştur. CBOE borsasından sonra opsiyonlar pek çok borsada işleme açılmış ve yoğun talep gören bir enstrüman haline gelmiştir. Dövize dayalı opsiyon işlemleri 1982 yılında,  endekse dayalı opsiyon işlemleri ise 1983 yılında başlamıştır.

Vadeli işlem sözleşmelerinin tarihi de,  tıpkı opsiyonlar gibi eskilere dayanmaktadır. İlk vadeli işlemlerin Japonya’da Dojima Pirinç Pazarı ve Hollanda’da Antwerp Tahıl Pazarı’nda  yapıldığı bilinmektedir. Ancak ilk düzenli vadeli işlemler borsası Chicago’da 1848 yılında kurulmuştur. Bu borsada buğday ve mısır alımı nakit ve vadeli olarak yapılmıştır. Nakit piyasada iç savaş yüzünden ortaya çıkan fiyat değişimlerinden korunmak ve yararlanmak için, diğer bir ifadeyle riskten korunma (hedging) ve spekülasyon yapmak için forward sözleşmeleri kullanmak ve bu sözleşmeler üzerine işlem yapmak popüler hale gelmiştir. Bunun üzerine Chicago Board of Trade ( CBOT) 1865 yılında genel kuralları koyarak, modern vadeli işlem piyasalarının ilk adımını atmıştır. Bu gelişmelerin ardından, 1872 yılında New York Pamuk Borsası’nda vadeli işlemlere başlanmıştır.

20. yüzyıla gelindiğinde özellikle bu yüzyılın son çeyreğinde, 1971 yılında tüm para birimlerinin belirli bir altın standardına bağlanmasını sağlayan Bretton Woods ( 2. Dünya Savaşı’nın sonunda imzalanmıştır.) anlaşmasının tamamıyla yürürlükten kaldırılması ve piyasalarda yaşanan yüksek dalgalanmaların ardından, ilk olarak 1972 yılında Chicago Mercantile Exchange (CME) bünyesinde International Monatery Market (IMM)  kurulması ile dövize dayalı vadeli işlem sözleşmeleri (currency futures) işleme açılmıştır. Daha sonra ise finansal vadeli işlem sözleşmeleri büyük bir hızla popüler hale gelmeye başlamıştır. 1975 yılında Chicago Board of Trade (CBOT)  bünyesinde Goverment National Mortgage Association (GNMA) sözleşmeleriyle birlikte ilk faize dayalı vadeli işlem sözleşmeleri de işlem görmeye başlamıştır. Bu aşamadan sonra spekülatörlerin çoğalması ile piyasalar daha popüler ve akışkan bir hale gelmiş, çeşitli borsalarda değişik mal, menkul kıymet ve yabancı para üstüne vadeli işlemeler yapılmaya başlanmıştır. Dünyada ilk hisse senedi üzerine vadeli işlemler,  24 Şubat 1982 tarihinde Kansas City Board of Trade (KCBT) tarafından Value Line Composite Index’i üzerine düzenlenmiştir. 1982 Nisan’ında, S&P 500 Index’i üzerine vadeli işlemlere başlanan ve Chicago Mercantile Exchange bünyesinde bulunan vadeli ve opsiyonlu işlemler pazarı ise günümüzde işlem hacmi en yüksek olan vadeli işlem piyasalarındandır. ABD’de yaşanan bu gelişmeler paralelinde,  Avrupa’da da vadeli piyasalarda büyük gelişmeler görülmüş, bazı ülke borsalarının birleşmesiyle işlem hacmi oldukça yüksek borsalar oluşmuştur. Örneğin Almanya- İsviçre ortaklığıyla kurulan Eurex Borsası bugün işlem hacminde Chicago’daki borsalarla yarışır bir konuma gelmiştir.

Ülkemizde ise, borsanın tarihi Osmanlının son zamanlarında 1866 yılında kurulan Dersaadet Tahvilat Borsası’na (özellikle bono piyasası) kadar uzanır. Yakın tarihimizde borsa, 1970 ve 1980’lerin ilk yarısında, Sirkeci Vakıf Han’da bir tür tezgah üstü piyasa şeklinde faaliyet gösteriyordu. İstanbul Menkul Kıymetler Borsası, konjektürel gelişmelerden sonra hisse senetlerinin ticaretinin düzenlenmesi ve standartlaştırılması amacıyla, 1985 yılında Karaköy Tophane’de faaliyete geçmiş, daha sonra ise İstinye’de bulunan şimdiki binasına taşınmıştır. Türkiye’nin ilk özel borsa kuruluşu olan Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası (VOB) ise ;  4 Şubat 2005 yılında İzmir’de açılmıştır. 5 Nisan 2013 tarihinde, ülkemizdeki mevcut borsalar;  İMKB, VOB ve İstanbul Altın Borsası ; yeni bir yapılanma ile Borsa İstanbul (BİST) çatısı altında birleştirilmiştir.

[email protected]

twitter@leventkerik

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
YAZARIN DİĞER YAZILARITümünü Göster