E-BÜLTEN

E-bültenimize abone olarak
en son bilgilere ve haberlere ulaşabilirsiniz.

Ana SayfaAracı Kurum RaporlarıMerkez Bankası'nın kararı ne olur?---

Merkez Bankası'nın kararı ne olur?

Merkez Bankası'nın kararı ne olur?
24 Ocak 2017 - 12:00 borsagundem.com

Merkez Bankası kritik faiz kararını açıklayacak ve piyasalar karara göre yön bulacak

Zorunlu Karşılık Oranları
• Mevduat bankalarının elindeki mevduatlara karşılık Merkez Bankası’nda bulundurmak zorunda oldukları mevduat oranıdır;

• Oranlar TCMB tarafından belirlenir;

• Amacı piyasa likiditesi kontrolüdür.

• 10 Ocak 2017 tarihinde yabancı para zorunlu karşılık oranları tüm vadelerde 50 baz puan indirilmiştir.(Bu hamle ile piyasaya 1,5 milyar $ ek likidite sağlanmıştır)

• Yapılan bu hamle sonrasında 11 Ocakta dolar/TL paritesi 3,94 seviyesini, 12 Ocakta 3,92 seviyesini görmüş ve 13 Ocak gününü 3,72 seviyesinden kapatmıştır.

• Zorunlu karşılık oranındaki değişimle piyasayı fonlayan Merkez, devam eden döviz talebinin hız kesmemesi ve piyasaya ilave likidite sağlasa da yapılan hamle doların ateşini düşüremedi.

Faiz Koridoru

• 1 Haftalık Repo Faizi(Politika Faizi): Bankaları ellerindeki tahvil ve bonoları 1 hafta vade ile TCMB’ye vererek para alması ve vade sonunda parayı geri vererek menkulleri geri almasıdır.
• Gecelik Borç Alma ve Borç Verme Faizleri: TCMB’nin hesaplarını kapatabilmek için gecelik olarak borç almak veya ellerinde kalan paraları gecelik olarak borç vermek isteyen bankalara uyguladığı faizdir.
• Geç Likidite Penceresi: Gün sonunda ellerinde fazla para bulunan bankaların borç vererek veya para gereksinimi olan bankaların bu ihtiyacını karşılamak amacıyla sağlanmış likidite aracıdır.

• TCMB 24 Kasım 2016 tarihli PPK toplantısında borç alma faizini sabit bırakmış, borç verme faizini 25 baz puan ve 1 haftalık repo faizi olan gösterge faizi 50 baz puan artırmıştır.

• Aynı gün Avrupa Parlamentosu AB-Türkiye müzakerelerini dondurma teklifini Avrupa Konseyi’ne göndermek üzere kabul etti ve faiz artışı etkisi sınırlı kaldı.

• Bu hamle sonrasında 3,44 birkaç gün boyunca seviyesinde seyreden dolar/TL paritesi, 29 Kasım günü 3,40 seviyelerine kadar gerilemiştir.

• TCMB’nin 20 Aralık 2016 PPK toplantısında ise tüm faiz oranları sabit tutulmuş ve bu toplantıyı izleyen haftada 3,53-3,50 bandındaki seyrine devam etmiştir.

• Kısacası, Kasımdaki faiz artışı haber ve karar trafiğinde etkisiz kalmış, piyasa talebine cevap verememiştir.

Ortalama Fonlama Maliyeti

• TCMB gecelik borç verme faizi ile 1 haftalık repo faizinin miktarına göre ağırlıklandırılması sonucu elde edilen faizdir.

• 12 Ocak 2017 tarihinden bu yana haftalık repo ihalesi açmayan TCMB, ağırlıklı ortalama fonlama maliyetini %9,12’ye çekmiş oldu.

• İlk defa 12 Ocak 2017 tarihinde başlanan bu uygulama sonrasında TCMB, bankaları %10 seviyesinde olan geç likidite penceresine yönlendirmiştir.

• %10 faiz oranı üzerinde bankaları fonlayan TCMB, faiz koridoruna dokunmadan ağırlıklı ortalama fonlama maliyetini yükselterek %9’un üzerine taşıdı.

• Bu hamle sonrasında etki yurt içindeki tansiyonun zaman zaman yükselmesi dolayısıyla nispeten etkisiz kaldı ve dolar/TL bu gelişmeler sonrasında 3,73-3,83 bandında kaldı.

• Bu hamle ekonomist ve piyasa yorumcularınca örtülü faiz artırımı olarak yorumlandı.

• TCMB, bu karmaşık adımlarının sürdürülemez olduğu da yorumlarda yer aldı ve sonuç olarak baktığımızda; bankaları geç likidite penceresine yönlendiren TCMB, fonlama faiz oranını %9,12 seviyelerine çıkardı. Ancak dolarda istenilen geri çekilme yine olmadı.

Swap (TL Depo-Döviz Depo)

• 17 Ocakta yaptığı açıklama ile TCMB, bankalara her gün teminata dayalı olarak, belirli limit, vade ve faizle kullandırdığı TL depo karşılığında, bankalara ihale usulüyle döviz depo vermeye başlayacağını ilan etti.

• Bu yöntemde bankalar ne kadar döviz istediğini belirtecekler, TL ve dolara ne kadar faiz ödeneceğini TCMB belirleyecek.

• 19 Ocak günü döviz depo ihalesinde TL faizi %8’den %8,5’e yükselten TCMB, 23 Ocak günü bu faizi %9,50’ye yükseltti.

• Geçtiğimiz Çarşamba günü başlanan bu müdahale sonrasında dolar/TL yükselişini ertesi güne de taşımış, fakat 20 Ocak itibariyle gerilemiştir.

• Geçtiğimiz hafta Fİtch’in Türkiye ile ilgili twitter üzerinden yaptığı açıklama sonrasında 3,84 seviyesini test etti ve hamlenin etkisini azalttı.

SONUÇ

• 24 Kasım 2016 tarihinde Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye ile AB müzakerelerini dondurulması kararı sonrasında dolar/TL’de yükseliş yaşandı.

• 2. noktada ise kritik anayasa değişikliği görüşmelerinin TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmeye başlandığı tarihe denk geliyor. 9 Ocak günü başlayan görüşmelerin ilk turu itibariyle dolar endeksindeki düşüşün aksine dolar/TL’nin yükseldiğini görebiliyoruz.

• Son dönemde içerdeki anayasa görüşmeleri, terör ve sınır ötesi harekat gibi siyasi risklerin artması sonrası yurt dışında Trump rallisi esnasında gerileyen dolar ve dolar endeksi, içerde yaşanan bu saydığımız risklerden dolayı Dolar endeksi gerilerken dolar riskleri fiyatlamayı seçti.

• Bu durumu özetleyecek olursak, doların son dönemdeki yükselişini sadece dış gelişmelere bağlayan yorumlara cevaben 2015 dolar endeksi 100.000, dolar 2,63 iken, 2017’de Dolar endeksi yine 100.000’li seviyelerde ancak dolar/TL 3,7.*

• TCMB geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi gece yarısı toplantısıyla faizleri 500 baz puan (%5) birden artırmamak adına, elindeki silahları biraz fazla karmaşık yapıda gerçekleştirmesine rağmen dolarda istenilen gerilemeyi sağlayamadı.

• Piyasa, TCMB faiz artırımı konusunda yaşadığı sıkıntıları da göz önüne aldığında Fitch öncesi nasıl bir adım atabileceğini tahmin etmekte gerçekten zorlanıyor.

• 02 Ocak 2017 tarihinde dolar/TL kuru 3,54 seviyesinde kapanış gerçekleştirirken, son işlem gününde 3,75 seviyesinden kapandı.

• Yılbaşından bu yana %5,93 oranında değer kazanan dolar/TL kuru için alınan önlemlerin doların hızını kestiğini ancak geriletmediğini bize gösteriyor.

Dolar kurundaki artış, enflasyonda yükseliş eğilimine neden olmakta ve kurdaki hızlı yükselişin enflasyonda %2 ila %2,5 arasında fiyat artışlarına bağlı olarak yükselişe neden olacağı düşüncesine baktığımızda; önümüzdeki aylarda enflasyonda yüksek kurun etkisiyle yeniden yukarı çıkan rakamları görme ihtimalimiz beklentimiz dâhilindedir.

• İşte bu olumsuzluklardan yola çıkarak TCMB’nin bu toplantıda sadece Fitch’in verebileceği kararları değil, bu olasılıkları da göz önünde bulunduracağını düşünmekteyiz.

• Bu nedenle bizim beklentimiz;

o Üst bantta (Gecelik borç verme) 25 bp (%8,5’den %9,25’e),
o 1 Haftalık Repo (Politika faizi) 75 bp (%8’den %8,75’e),
o Alt bantta (Gecelik borç alma) 50 bp (%7,25’ten %7,75’e),
o Geç likidite penceresi borç verme 25bp (%10’dan %10,25’e) artış yönündedir.

Belgin Maviş - A1 Capital

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

ETİKETLER :
YORUMLAR (1)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)