Ana SayfaYazarlarGökhan UganSermaye Piyasaları
Gökhan Ugan [email protected] Gökhan Ugan

Elektrik kesintisinin Borsa’ya faturası

13 Nisan 2015, 09:36 - -

31 Mart 2015 tarihinde eşine az rastlanır bir olay gerçekleşti ve neredeyse Türkiye'nin her yerinde elektrik kesintisi meydana geldi. Bu kesintinin halka açık şirketler üzerindeki etkisini merak ettik ve kurucusu olduğum INFORCE Eğitim ve Danışmanlık olarak halka açık şirket yetkililerinin cevaplaması için bir anket hazırladık. Ankette elektrik kesintisinin şirket faaliyetleri üzerindeki etkisini ölçmeyi hedefleyen seçenekleri aşağıdaki gibi belirledik:

A.      Elektrik kesintisi üretimimizin/operasyonlarımızın tamamen durmasına yol açtı (kesinti süresi boyunca faaliyetler yapılamadı)

B.      Elektrik kesintisi üretimimizi/operasyonlarımızı kritik derecede etkiledi (kesinti süresi boyunca faaliyetlerin %80'i yapılamadı)

C.      Elektrik kesintisi üretimimizi/operasyonlarımızı önemli bir şekilde etkiledi (kesinti süresi boyunca faaliyetlerin %60'ı yapılamadı)

D.      Elektrik kesintisi üretimimizi/operasyonlarımızı orta düzeyde etkiledi (kesinti süresi boyunca faaliyetlerin %40'ı yapılamadı)

E.       Elektrik kesintisi üretimimizi/operasyonlarımızı minimum seviyede etkiledi (kesinti süresi boyunca faaliyetlerin %20'si yapılamadı)

F.       Elektrik kesintisi üretimimizi/operasyonlarımızı etkilemedi (kesinti süresi boyunca faaliyetler yapılabildi)

Doğrusunu söylemek gerekirse anketimize istediğimiz düzeyde katılım olmadı; anketi yanıtlayan firmaların 10.04.2015 tarihindeki piyasa değeri, tüm şirketlere oranlandığında %6’da kaldı. Yine de belirli bir temsil kabiliyetine sahip olduğuna inandığımız anket sonuçlarını burada sizinle paylaşmayı uygun gördük.

Grafikten de görüleceği üzere iki uç seçenek en fazla tercih edilen cevaplar arasında yer almış. Ankete katılan şirketlerin %46’sı elektrik kesintisinin faaliyetlerine herhangi bir etkisi olmadığını beyan ederken, %21’i faaliyetlerinin tamamen durduğunu belirtmiş. Peki, kesinti en çok hangi sektörleri etkilemiş bir de ona göz atalım. Elektrik kesintisinin faaliyetlerini etkilediğini belirten şirketleri sektörlerine göre sınıflandırdık ve verdikleri cevaba göre sektör puanlarını aşağıdaki tabloya göre hesapladık.

A.      5 puan

B.      4 puan

C.      3 puan

D.      2 puan

E.       1 puan

Sektör toplam puanlarını sektörde yer alan şirket sayılarına böldük ve böylece sektör ortalamalarını hesapladık. Sonuçlar aşağıdaki grafikte yer almaktadır.

Grafikten de görülebileceği üzere elektrik kesintisi en fazla Metal Eşya, Makine ve Gereç Yapım sektörü ile Elektrik, Gaz ve Su sektörünü etkilemiştir. Bu iki sektörü %16,9’luk payıyla İmalat Sanayi izlemektedir. Anket cevaplarına bakıldığında elektrik kesintisinin şirket faaliyetleri üzerinde hiçbir etkisi olmadığını beyan eden firmaların çoğunluğu hizmet sektörlerinde yer almaktadır.

Verilen cevaplarda elektrik kesintisinin dolaylı etkileri büyük olasılıkla ihmal edilmiştir. Örneğin bankalar elektrik kesintisi boyunca faaliyetlerine devam edebilmiştir; ancak vergi daireleri ve SGK’nın sistemleri çöktüğü için vergi ve prim tahsilatı yapılamamıştır.

31 Mart tarihli elektrik kesintisinin ekonomimize verdiği zararın boyutunu bilemiyoruz. Ancak paranın zaman değeri ve fırsat maliyetleri işin içine katıldığında bu kesintinin hatırı sayılır bir maliyeti olduğunu tahmin ediyoruz. Umarız hem devlet hem de özel sektörde yer alan kuruluşlar böyle bir kesintinin bir daha yaşanmaması için gerekli tedbirleri ivedilikle alır. Bu vesile ile anketimize katılan şirket yetkililerine bize zaman ayırdıkları için tekrar teşekkür ederiz.

Rusya’yı kızdırmamak için bir sebep daha…

Geçen hafta Finans Gündem’de yer alan “Aman Rusya’yı Kızdırmayalım” başlıklı yazımda elektrik üretiminde Rusya’ya olan bağımlılığımıza dikkat çekmiştim. Enerji sıkıntısına çözüm olarak ortaya atılan nükleer santraller için yapılan ihalenin ilkini Ruslar, ikincisini Japonlar kazandı. Doğalgazın ardından nükleer enerjide de Rusya’ya bağımlı kalmaya devam ediyoruz. En önemlisi, ihaleleri kazanan iki ülke de nükleer santral işletmeciliği konusunda sabıkalı. 1957 Rusya Kyshtym, 1986 Ukrayna (eski SSCB) Çernobil, 1999 Japonya Tokaimura ve 2011 Japonya Fukuşima felaketleri hala hatırımızda. Dünya ülkeleri artık tercihlerini yenilenebilir enerjiden yana kullanıyor. Türkiye’nin acilen enerji politikalarını yeniden gözden geçirmesi ve yenilenemez enerji kaynaklarına olan bağımlılıktan kurtulması gerekiyor.

Saygılarımla,

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)