Erkin Şahinöz [email protected] Erkin Şahinöz

Yunanistan krizinin pariteye etkisi

29 Haziran 2015, 10:15 - -

Yunanistan ve Troyka Heyeti (AB, IMF ve ECB) arasındaki müzakereler hafta sonu duvara tosladı.

Yunanistan Başbakanı Tsipras, halkın isyankar ruhuna dokunarak kazandığı popülariteyi kaybetmemek için "siyaseten" akıllıca bir manevra yaptı.  Kreditörlerin, kredi dilimini serbest bırakmak için ön şart koştuğu "kemer sıkma" önlemlerini 5 Temmuz pazar günü referanduma götürme kararı aldı. 

Referandum kararı, Yunanistan'ın 1 Temmuz sabahı teknik olarak temerrüde düşmesi demek.  Çünkü Yunanistan 30 Haziran tarihinde IMF'ye olan borç taksitini ödeyememiş olacak.  

Almanya'dan gelen ilk açıklamalar sert oldu.  Referandum kararı, "müzakerelerin devamı için zemin kalmadı" şeklinde değerlendirildi. 

Tarafların yeniden masaya oturmasını sağlayabilecek bir gelişme olana kadar piyasalarda panik yaşanacak.  Öyle ya da böyle zaman içerisinde iki taraf  ta masaya "tıpış tıpış" geri dönecektir.   Her iki taraf ta "boşanmanın maliyeti"nin "zoraki evliliğin maliyeti"nden çok daha yüksek olduğunu biliyor.

Merkel de 2008-2009 döneminin Lehman Brothers'ının bugünün Yunanistan'ı olduğunu ve Yunanistan'ın ipini çekmenin büyük bir ekonomik kriz getireceğini çok iyi biliyor.  Masaya geri dönecekler.  De ne zaman? Yeter ki dereye su gelene kadar kurbağanın gözü patlamasın...

Piyasaların en önemli öncü göstergesi olan euro-dolar paritesine bakalım.  Nitekim euro-dolar tüm piyasalar üzerinde dalgalanma yaratacaktır. 

Paritede iki para birimi var: Euro ve Dolar. Haliyle de pariteyi etkileyen iki faiz var: Euro faizi ve dolar faizi. İki faizin farkına yani faiz makasına bakmak gerekiyor. Ancak merkez bankalarının belirlediği politika faizlerindeki makastan ziyade beklentilerin şekillendirdiği piyasa faizleri makasına bakılması lazım.

Piyasa faizleri için de ABD ve Almanya Hazine kağıtlarının faizlerine odaklanıyoruz. Bir başka ifadeyle, ABD 10 yıllık Hazine faizlerinden Almanya 10 yıllık Hazine faizlerini çıkarıyoruz. Böylelikle, doların piyasa faiziyle euronun piyasa faizi arasındaki makasa ulaşıyoruz. Makasın dolar lehine açılması doların euro karşısında değerlenmesine, makasın euro lehine hareket etmesi de euronun dolar karşısında kuvvetlenmesine neden olmaktadır.

Taraflar tekrar masaya oturana kadar yaşanacak belirsizlik ortamında piyasa faizlerinde hareketlilik artacaktır.  Son dönemde Avrupa'da görülen yeşil filizler (verilerde sınırlı toparlanma) ile euronun piyasa faizi yüzde 0.85'lere kadar yükseldi. Grafikte görülüyor.

Yunanistan meselesinde olumlu gelişme yaşanana kadar Alman 10 yıllık Hazine faizlerinde aşağı yönlü eğilim başlar. Neden? Avrupa'daki toparlanmanın sekteye uğrayacağı beklentisinden dolayı. Doların piyasa faizi (ABD 10 yıllık Hazine faizleri) de Yunanistan'dan dolayı geriler. Neden? Yunanistan riskinin gerçekleşmesi durumunda Fed'in ilk faiz artırımını daha da ötelemek zorunda kalacak olmasından dolayı.  Lakin problemin menşei Avrupa olduğu için doların piyasa faizindeki düşüş euronun piyasa faizine kıyasla daha az olabilecektir.  Bu durumda dolar-euro piyasa faizi makası (bitişikte) doların lehine açılır ve faiz makası da euro-dolar üzerinde aşağı yönlü güçlü bir baskı (doların kuvvetlenmesi) oluşturabilir.  Paritedeki hareketlenmenin içeride de dolar-TL üzerindeki yukarı yönlü baskıyı artırması kuvvetle muhtemel.  Devam edeceğim.  

Not: 5 Temmuz tarihindeki "Herkes için Finansal Piyasalar" eğitimime katılım ve bilgi için [email protected] 'a mail atabilirsiniz.

Son söz: "Ne yapmamak gerektiğini bilmek stratejinin özünü oluşturur."Michael Porter

 

Sayfada yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırımcı profilinize uymayabilir.

YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
YAZARIN DİĞER YAZILARITümünü Göster