Ana SayfaANALİZ-Piyasalarda Haftalık Gelişmeler/Beklentiler(T-BANK)----

ANALİZ-Piyasalarda Haftalık Gelişmeler/Beklentiler(T-BANK)

28 Ekim 2016 - 12:34 borsagundem.com

T-BANK ( http://www.tbank.com.tr ) Tarafından Hazırlanan Haftalık
Bülten:
"Küresel piyasalarda ABD?de Fed?in Aralık?ta toplantısında faiz
artırımı yapacağına ilişkin beklenti ve Avrupa ve diğer merkez
bankalarının da yeni parasal gevşeme adımları atmayacağına ilişkin
algının güçlenmesi risk iştahında gerilemeye yol açtı. ABD doları
güçlenmeye devam etti. Avrupa?da ise İtalya?da bankacılık endişeleri
devam ederken, İspanya?da hükümet güvenoyu alamadı. Gelişmiş ülkelerde
bu hafta açıklanan imalat sanayi ve hizmet sektörlerine ilişkin öncü
göstergelerde ise iyileşme vardı. Gelişmekte olan para birimlerinde
ise gerileme kaydedildi. Çin?de yuan bu hafta son 6 yılın en düşük
değerine indi. Meksika pezosunda da aşağı yönlü eğilim vardı. Güney
Afrika ve Venezuela?da iç siyasi gelişmeler bu ülke piyasalarını
olumsuz etkilemekte. Bu hafta petrol fiyatları, OPEC üyeleri arasında
üretim kısıtlaması konusunda henüz somut bir anlaşmaya
varılamamasından olumsuz etkilendi ve hafif geriledi. Bugün yapılacak
OPEC komite toplantısı bu açıdan önemli olacak. Öte yandan haftaya 1-2
Kasım?da ABD?de Fed?in para politikası toplantısı var. Her ne kadar
piyasalarda bir faiz artırımı beklentisi yoksa da yapılacak
açıklamalar dikkatle izlenecek. Bugün ise öğleden sonra açıklanacak
ABD üçüncü çeyrek büyümesi piyasaların izlediği önemli bir veri
olacak. Ayrıca haftaya 4 Kasım?da açıklanacak ABD tarım dışı istihdam
ve işsizlik verileri de piyasalar açısından önem taşmakta.
ABD doları, euroya karşı hafif değer kaybederken, yene karşı hafif
değer kazandı. Euro/dolar paritesi 1.0910 dolar/yen ise 105.25
civarında seyrediyor.
Petrol fiyatları bu hafta hafif geriledi. Vadeli Brent ham
petrolünün varili 50.40 dolar, ABD hafif ham petrolünün varili 49.60
dolar civarında.
Altın fiyatları haftalık bazda fazla değişmedi. Altının onsu 1266
dolar civarında seyrediyor.
Türkiye?de bu hafta Ekim ayına ilişkin imalat sanayi kapasite
kullanım oranları açıklandı. Yüzde 74.6 olarak açıklanan oran bir
önceki aya gore gerilerken, geçen yıla gore hafif arttı. Bu arada Ekim
ayına ilişkin açıklanan öncü endeksler ekonomik faaliyetlerde ivme
kaybının devam ettiğine işaret etmekte. Bu da yılın son çeyreği için
toparlanma umutlarını biraz azaltmakta. Öte yandan, Merkez Bankası
enflasyon raporunu açıkladı. Enflasyon tahminlerinde Orta Vadeli
Program?a uyum açısından bazı revizyonlara gidilirken, Başkan
Çetinkaya?nın para politikasında sadeleşmenin büyük ölçüde
tamamlandığını ancak devam edileceğini ima eden açıklaması, bankanın
faiz indirimlerini de uygun bir konjonktürde sürdüreceğine işaret
etmekte. Haftaya 3 Kasım?da açıklanacak Ekim ayı enflasyon verileri bu
açıdan önem taşıyor. Döviz ve petrol fiyatlarındaki yükselme
enflasyonu yukarı yönlü etkilerken, doğalgaz fiyatlarındaki indirim
aşağı yönlü bir etkide bulunabilir.
Türkiye piyasalarında bu hafta dolar/TL paritesi dalgalı bir seyir
izledi. Ancak Perşembe gününden sonra Merkez Bankası?nın faiz
indirimlerine devam edeceğine yönelik beklentiler, Türkiye?nin Irak ve
Suriye?ye ilişkin jeopolitik risklerinin artması ve Başkanlık rejimi
tartışmaları dolar/TL paritesinin 3.10?nun üzerine çıkmasına neden
oldu. Bugün itibariyle dolar/TL paritesi 3.12?nin üzerine çıkarak yeni
tarihi rekorunu kırdı. İki yıllık bileşik tahvil faizleri de %9.23?e
ulaştı.
Haftaya piyasalar açısından önemli bir hafta. Yurtdışında 1-2
Kasım?daki Fed toplantısı, 4 Kasım?daki ABD tarım dışı istihdam ve
işsizlik verileri önemle izlenecek. Türkiye?de ise en önemli veri Ekim
ayı enflasyonu olacak. Küresel piyasalarda risk iştahındaki düşüş ve
Türkiye?nin jeopolitik risklerindeki artış devam ederse TL?deki
zayıflama sürebilir. Bu çerçevede, dolar/TL paritesinin 3.10-3.15
aralığındaki seyrinin devam etmesini bekliyoruz. Tahvil faizlerinde de
buna paralel olarak yükselme eğilimi sürebilir. İki yıllık tahvilin
ortalama bileşik faizinde %9.25?in üzerine çıkılmasını mümkün
görmekteyiz.
TÜRKİYE?DE BU HAFTA
Son ekonomik gelişmeler...
İmalat sanayi kapasite kullanımı Ekim?de bir önceki aya göre 0,2
puan düşüşle yüzde 76,4'e indi. Ekim ayında mevsimsel etkilerden
arındırılmış kapasite kullanım oranı da bir önceki aya göre 0,6 puan
düşüşle yüzde 75 oldu. Mal gruplarına göre kapasite kullanım oranları
değerlendirildiğinde, ekimde dayanıklı tüketim malları ve yatırım
mallarında artış görülürken, dayanıksız tüketim malları, gıda ve
içecekler ile ara mallarında azalış yaşandı.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Ekim ayına ilişkin ekonomik
güven endeksini açıkladı. Buan göre ekonomik güven endeksi Ekim ayında
bir önceki aya göre %8,3 oranında azalarak 87,81 değerinden 80,56
değerine düştü. Ekonomik güven endeksindeki düşüş, reel kesim, hizmet
sektörü, perakende ticaret sektörü, inşaat sektörü ve tüketici güven
endekslerindeki düşüşlerden kaynaklandı. Ekim ayında reel kesim
(imalat sanayi) güven endeksi 103,8 değerine, hizmet sektörü güven
endeksi 94,49 değerine, perakende ticaret sektörü güven endeksi 96,22
değerine, inşaat sektörü güven endeksi 81,32 değerine ve tüketici
güven endeksi 74,04 değerine geriledi.
Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE), Ekimde 4.8 puan azalarak 101.7
oldu. Mevsimsellikten Arındırılmış Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE-MA)
ise bir önceki aya göre 3,3 puan azalarak 103,8 puan seviyesine
geriledi. Hizmet sektörü güven endeksi, ekim ayında yüzde 1,8, inşaat
sektörü güven endeksi yüzde 0,8, perakende ticaret sektörü güven
endeksi yüzde 1,8 düştü.
Merkez Bankası 2017 enflasyon tahminini yükseltti?
Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Murat Çetinkaya uzun zamandır
politikasını sadeleştirme yolunda ilerleyen TCMB'nin tek faizden
fonlama yapma noktasına oldukça yaklaştıklarını, sadeleşmenin de büyük
ölçüde tamamlandığını ve en kısa zamanda sadeleşmenin tamamen
tamamlanmış olmasının öngörüldüğünü söyledi. Çetinkaya toplantıda tek
faize geçiş politikasının ne zaman ve hangi seviyede oluşacağına
yönelik net bir bilgi vermedi. Nihayette oluşacak faizin ise ilgili
dönemde PPK tarafından kararlaştırılacağını "Sadeleşmede hangi hızda
ne yöne gideceğimizi belirleyecek şey veriler, enflasyon görünümünü
etkileyen tüm gelişmeler olacak" sözleriyle belirtti. Enflasyon
tahminlerini yılın son enflasyon raporunda beklendiği üzere kısa süre
önce güncellenen Orta Vadeli Programda yer alan bu yıl için yüzde 7.5
ve önümüzdeki yıl için yüzde 6.5 rakamları ile güncellendi. Enflasyon
tahminlerinin belirlenmesinde yakından izlenen petrol fiyatları ve
gıda fiyatlarında yapılan tahminler de yakından takip edildi. 2016
yılı için enflasyonu aşağı ve yukarı yönlü etkileyen faktörlerin
birbirini telafi etmesinden dolayı enflasyon tahminini
değiştirmediklerini belirten Çetinkaya, "2017 yıl sonu tüketici
enflasyonu tahminini ise toplam talep ve gıda enflasyonundaki aşağı
yönlü güncellemeye rağmen ithalat fiyatlarından kaynaklanan yukarı
yönlü etkiler nedeniyle bir önceki rapora göre 0,5 puan yukarı yönlü
güncelledik." dedi. TCMB yıllık ortalamalar itibarıyla ham petrol
fiyatları varsayımı 2016 yılı için 44 dolarda sabit tutulurken 2017
için 54 dolara yükseltildi. Daha önce yüzde 8 olacağı varsayılan 2016
yıl sonu gıda enflasyonu tahmini yüzde 6'ya çekilirken, 2017 yıl sonu
gıda enflasyonu varsayımı yüzde 8'den yüzde 7'ye düşürüldü. Çetinkaya
enflasyonun, yüzde 70 olasılıkla, 2016 yılı sonunda yüzde 7 ile yüzde
8 aralığında orta noktası yüzde 7.5, 2017 yılı sonunda ise yüzde 5 ile
yüzde 8 aralığında orta noktası yüzde 6.5 gerçekleşeceği tahmin
edildiğini söyledi.
TCMB, kur ve petrol fiyatlarından endişeli?
TCMB finansal koşulların öngördüğünün ötesinde sıkılaşması halinde
zorunlu karşılıklar ve likidite araçlarının destekleyici yönde
kullanılabileceğine dikkat çekti. Yayımlanan Ekim ayı Para Politikası
Kurulu (PPK) toplantı özetlerinde yakın dönemde kurda ve petrol
fiyatlarında yukarı yönlü hareketin Ekim ayı enflasyonunu artırıcı
yansımaları olacağı, ancak doğalgaz fiyatlarında yapılan indirimin bu
etkiyi kısmen dengeleyeceği belirtildi.
Gıda komitesi toplandı?
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek başkanlığında toplanan Gıda ve
Tarımsal Ürün Piyasaları İzleme ve Değerlendirme Komitesi'nde alınan
kararlara ilişkin sekretaryası kısa süre kendisine geçen Merkez
Bankası tarafından yapılan açıklamalarda şunlara dikkat çekildi:
Gıda ürünlerinde istikrarlı arz ve fiyat oluşumunu desteklemek
üzere kurulması öngörülen Erken Uyarı Sistemine ilişkin teknik altyapı
çalışmaları Komiteye sunuldu ve kurumlararası işbirliğinin çerçevesi
belirlendi.
Kurulacak olan Erken Uyarı Sistemi ile eş güdüm içinde çalışacak,
sektör dengelerini gözeten, esnek, gerektiğinde devreye girerek gıda
ürünlerinde arz ve fiyat istikrarını destekleyecek dış ticaret
tedbirlerine ilişkin alternatif model önerileri değerlendirilmiş ve
çalışmaların sonuçlandırılması için ilgili kurumlar yetkilendirildi.
Gıda ürünlerinde fire oranını azaltacak lojistik önlemler
alınması, üretici örgütlerinin güçlendirilmesi, toptan ve perakende
ticarette rekabet koşullarının düzenlenmesi, özel tarım bankacılığının
geliştirilmesi ve tarım sektöründeki vergi/teşvik sisteminin gözden
geçirilmesine ilişkin yol haritası ve aksiyon planı çalışmalarının
tamamlanması kararlaştırıldı
Komitenin kurumsal altyapısı ve iletişim stratejisine ilişkin
çerçeve belirlendi
AKP'nin başkanlık ve anayasaya ilişkin çalışması tamamlandı?
AKP Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, partisinin anayasa
ve başkanlık sistemiyle ilgili çalışmasının tamamlandığını dile
getirdi. AKP'nin haftasonu Afyonkarahisar'da gerçekleştirdiği istişare
toplantısının kapanış konuşmasında, yeni anayasa ve başkanlık
sistemiyle ilgili çalışmaları tamamladıklarını ve bundan sonra, bu
teklifleri en kısa sürede meclise getireceklerini söyledi. MHP Genel
Başkanı Devlet Bahçeli geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada başkanlık
sistemiyle ilgili bir anayasa değişikliğinin referanduma
götürülmesinde kendi açılarından bir mahsur bulunmadığını açıklamıştı.
Bir anayasa değişikliğini referanduma taşıyabilmek için Meclis'te
gereken 330 oya ulaşabilmek için AKP'nin en az 14 milletvekili
desteğine ihtiyacı bulunurken, MHP'nin Parlamento'da 40 sandalyesi
mevcut.
Türkiye, Suriye?deki askeri harekatını ilerletecek?
Türkiye yaptığı bir açıklamayla, Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad
müttefiki güçlerin uyarıları ve Türkiye destekli muhaliflere yönelik
helikopter saldırısına rağmen İslam Devleti El Bab şehrinden
çıkarılana kadar Suriye'deki askeri operasyonların devam edeceğini
söyledi. Türkiye'nin desteklediği muhalifler, Halep'in 35 kilometre
kuzeydoğusunda İslam Devleti'nin elindeki El Bab şehrine yaklaştıkça
Kürt ve Esad yanlısı güçlerle karşı karşıya gelmeleri ihtimali
güçleniyor. Aralarında Lübnan Hizbullah'ı, Iraklı milisler ve İran
Devrim Muhafızları'nın da bulunduğu Esad yanlısı güçlerden bir
komutan, Türkiye'nin Halep'in kuzey ve doğusunda kendilerine ait
noktalara ilerlemesi durumunda "kararlılıkla ve güçle" karşılık
verecekleri uyarısını yaptı. Açıklamadan bir gün önce Türkiye,
desteklediği muhaliflere bir Suriye helikopterinden varil bombalı
saldırı yapıldığını duyurmuştu. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu,
Ankara'da yaptığı bir basın toplantısında, bu tür saldırıların Daeş'e
yönelik mücadeleyi durduramayacağını ve bu operasyonun El Bab'a kadar
devam edeceğini söyledi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da Türkiye'nin
Suriye'deki askeri operasyonlarının El Bab'ı ve Ağustos ayında Kürt ve
Arap milislerden oluşan güçlerce İslam Devleti'nden alınan Menbiç'i
ele geçirmeyi hedeflediğini fakat Halep'e kadar genişleme niyetinin
bulunmadığını söyledi.
DÜNYA EKONOMİSİ
Türkiye ?İş Yapma Kolaylığı? endeksinde 69. sırada...
Dünya Bankası'nın "2017 İş Yapma Kolaylığı" sıralamasında Yeni
Zelanda 190 ülke arasında birinci oldu. Singapur ve Danimarka'nın ilk
üçe girdiği listede, Türkiye 69. sırada yer aldı. Dünya Bankası, 190
ülkeyi kapsayan ?İş Yapma Kolaylığı? raporunun 2017 sayısını ?Herkes
için Fırsat Eşitliği? başlığıyla yayımladı. Her yılın Ekim ayında
güncellenen rapordaki genel sıralamaya göre, geçen yıl ikincisi Yeni
Zelanda, birinciliği Singapur'un elinden alarak dünyanın en kolay iş
yapılan ülkesi oldu. Yeni Zelanda'yı Singapur, Danimarka, Hong Kong ve
Güney Kore'nin izlediği listede ilk 10'a giren diğer ülkeleri
sırasıyla Norveç, İngiltere, ABD, İsveç ve Makedonya oluşturdu. Buna
karşın, listenin son sıralarında önceki yıllarda olduğu gibi Afrika
ülkeleri yer alırken, son üç ülke yine Somali, Eritre ve Libya oldu.
Sıralamada en fazla yükselen 10 ülkeyi ise Brunei, Kazakistan, Kenya,
Belarus, Endonezya, Sırbistan, Gürcistan, Pakistan, Birleşik Arap
Emirlikleri ve Bahreyn oluşturdu. Dünya Bankası'nın "2017 İş Yapma
Kolaylığı" genel sıralamasında Türkiye ise 67,19 puanla 69. sırada yer
buldu. Bu arada, Türkiye'nin geçen yılki sıralamasının metodoloji
değişikliği nedeniyle 55'ten 63'e revize edildiği bildirildi.
Türkiye'nin İş Yapma Kolaylığı sıralamasının değişmesinde bazı alt
ölçütlerdeki puanların düşmesi etkili oldu.
ABD ekonomisinde gelişmeler...
Philadelphia Fed Başkanı Patrick Harker, faiz artırımı konusunda
en iyi yolun ekonomik teoriye dayalı olacağını ve borçlanma
maliyetlerinde artışa ABD ekonomisinin vereceği tepkiye ilişkin
verilerin de önemli rol oynayacağını söyledi. Harker, FOMC'nin Eylül
ayındaki toplantısında 25 baz puan faiz artırılması taraftarı olduğunu
belirtirken, "Sıfır seviyesinde uzun süre kalmanın riskleri var. Eğer
ekonomi buna direnebilirse bence faiz artırılabilir." dedi.
St. Louis Fed Başkanı James Bullard son zamanlarda yaptığı
yorumları tekrarlayarak, ABD için şimdilik tek faiz artışının yeterli
olduğunu belirtti.
San Francisco Fed Başkanı John Williams, ABD merkez bankasının
(Fed) tekrar faiz artırımına gitmesi için en iyi zamanın muhtemelen
Aralık ayındaki politika toplantısı olduğunu söyledi. Williams, halen
bu yıl bir faiz artırımı bekliyor ve bu faiz artırımının 2016 yılında
kalan iki politika toplantısının herhangi birinde olabileceğini
belirtti. Williams, ancak şimdi yüzde 0.25-yüzde 0.50 aralığında
bulunan gecelik hedef faizin artırılması için biraz daha beklemenin
daha iyi olabileceğini, zira Başkan Janet Yellen'ın 1-2 Kasım'daki
toplantı da değil de 13-14 Aralık'ta yapılacak toplantının ardından
basın toplantısı düzenleyeceğini belirtti. Williams, geçen yıl ilk
faiz artırımının Başkan'ın sebebini, mantığını ve planlarını
açıkladığı bir basın toplantısı olduğu dönemde duyurulmasının faydalı
olduğunu sözlerine ekledi.
Fed Chicago Şubesi Başkanı Charles Evans, bankanın faiz
artırımları için enflasyondaki ilerlemeyi baz alması gerektiğini
söyledi. Evans, Fed'in enflasyon hedefine ulaşmak için faiz oranlarını
düşük tutmak zorunda kalabileceğine işaret etti. "Fed sürdürülebilir
fiyat istikrarına geç olmadan ulaşmak için kararlılık göstermeli"
diyen Evans, bunun "mevcut işsizlik hedefinin altına inilmesini ve
enflasyon hedefinin üstüne çıkılmasını gerektirebileceğini" belirtti.
Evans, kısa vadeli ekonomik görünümün nispeten iyi olduğunu dile
getirdi.
The Conference Board Tüketici Güven Endeksi, Eylül'deki
yükselişinin ardından Ekim'de geriledi. Endeks Eylül ayındaki
103,5'lik değerinden sert şekilde 98,6'ya gerilerken (1985=100),
mevcut durum endeksi 127,9'dan 120,6'ya, beklentiler endeksi de
87,6'dan 83,9'a gerileme kaydetti.
ABD ekonomisinin genel görünümüne ilişkin 10 temel ekonomik
göstergenin ağırlıklı bileşiminden oluşan Conference Board (CB) Öncü
Ekonomik Endeks (LEI), Temmuz'daki %0,5'lik artış ve Ağustos'taki
%0,2'lik düşüşün ardından Eylül'de %0,2'lik artış gösterdi ve 124,4
oldu (2010=100).
ABD'de Hizmet Sektörü PMI Endeksi Ekim?de 54,8'e çıkarak Kasım
2015?ten bu yana en yüksek seviyesine ulaştı. Markit Economics?in
verilerine göre, ABD?de Hizmet Sektörü PMI Endeksi Ekim?de önceki aya
kıyasla 2,9 puan artarak 54,8?e yükseldi. Böylece, yaklaşık 1 yılın en
yüksek seviyesini kaydeden endekse ilişkin piyasa beklentisi 52,5
olarak belirlenmişti. Veriye ilişkin raporda, hizmet sektöründeki
iyimserliğin Ağustos 2015?ten bu yana en yüksek seviyesine çıktığı ve
yeni sipariş hacminin 2016?daki en hızlı artışını gösterdiği
kaydedildi. Veriler, ayrıca Bileşik PMI?nın Ekim ayında 52,3'den
54,9'a yükseldiğini gösterdi. Markit İmalat PMI Endeksi de Ekim'de
53.2'ye yükseldi. Beklenti 51.5 düzeyindeydi.
Yeni konut satışları Eylül'de %3.1 artışla 593 bin oldu. Beklenti
%1.5 düşüştü. Beklentilerden iyi gelen Eylül ayı verisi, sektördeki
ılımlı ivmenin devam ettiğini gösteriyor. Ağustos ayı verisi ise 609
binden 575 bine revize edildi. Haziran ve Temmuz ayı verileri de aşağı
yönlü revize edildi. Temmuz verisi yine de 629 binle Kasım 2007'den
beri en yüksek seviyede kaldı.
ABD'de S&P CoreLogic CaseShiller 20 şehir konut fiyat endeksi
Ağustos'ta yıllık %5.1 ile beklentinin hafif üzerinde arttı. Beklenti
%5 artıştı. Endeks Eylül'de %5 artmıştı. En büyük artışlar %11.7 ile
Portland ve Oregon'da olurken bunu %11.4 ile Seattle ve Washington
takip etti.
National Association of Realtors'ın (NAR) raporuna göre, ABD'de
bekleyen konut satışları Eylül'de %1.5 ile beklentinin üzerinde arttı.
Beklenti %1 artıştı. Tahminlerin üzerinde artan veri, güçlü istihdam
piyasası ve artan ücretlerin konut sektörünü desteklediğini gösteriyor.
ABD'de işsizlik maaşına başvuranların sayısı 3 haftada ilk kez
düşerek 40 yılın en düşük seviyelerine yakın kaldı. Haftalık işsizlik
maaşı başvuruları 22 Ekim'de sona eren haftada 3 bin düşüşle 258 bin
oldu. Beklenti 255 bindi. İşsizlik başvurularının 4 haftalık
ortalaması bin artışla 253 bine yükseldi. Süregelen işsizlik
başvuruları ise 2000 yılının haziran ayından beri en düşük seviyeye
indi. Başvurular 15 Ekim'de sona eren haftada 15 bin azalarak 2.04
milyon oldu. Bir önceki haftaya ilişkin veri 260 binden 261 bine
revize edildi. İşsizlik başvuruları 86 haftadır üst üste 300 bin
seviyesinin altında seyrediyor. Bu, 1970 yılından beri görülen uzun
süreli trend ve sağlıklı istihdam piyasasıyla uyumlu.
AB ekonomilerinde gelişmeler...
AB:
Avrupa Merkez Bankası (ECB) yönetim kurulu üyesi Ewald Nowotny
merkez bankasının Aralık ayında ayda 80 milyar euro tutarında yaptığı
tahvil alımlarının geleceği hakkında kararlar alacağını söyledi.
Nowotny, ECB'nin Aralık'taki toplantısında en azından gelecek yıl Mart
ayına kadar sürecek varlık alımlarının ne tarihe kadar
uzatılabileceğinin ve uzatılması halinde ne cins varlıkların satın
alınacağının değerlendirileceğini belirtti.
Kamu borcunun Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'ya (GSYH) oranı, bu yılın
ikinci çeyreğinde, Euro Bölgesi?nde yüzde 91,2?ye, Avrupa Birliği'nde
de (AB) yüzde 84,3?e geriledi. 19 üyeli Euro Bölgesi?nin kamu borcunun
GSYH'ye oranı (kamu borcu/GSYH oranı), yılın ilk çeyreğinde yüzde 91,3
iken, ikinci çeyrekte yüzde 91,2?ye indi. AB'de ise kamu borcu/GSYH
oranı, aynı dönemde yüzde 84,5?ten yüzde 84,3?e geriledi. Geçen yılın
ikinci çeyreğine kıyasla Euro Bölgesi?nde kamu borcu/GSYH oranı, bu
yılın ikinci çeyreğinde yüzde 92,1?den yüzde 91,2?ye düşerken, AB'de
ise aynı dönemde yüzde 87,5?ten yüzde 84,3?e indi. AB?ye ülkeler
arasında yılın ikinci çeyreğinde en fazla kamu borcu/GSYH oranına
sahip ülke yüzde 179,2 ile Yunanistan oldu. Yunanistan'ı yüzde 135,5
ile İtalya ve yüzde 131,7 ile Portekiz izledi. Söz konusu dönemde en
az kamu borcu/GSYH oranına sahip ülke ise yüzde 9,7 ile Estonya olarak
belirlendi. Estonya'yı yüzde 22 ile Lüksemburg ve yüzde 29,4 ile
Bulgaristan takip etti.
IHS Markit tarafından yapılan açıklamaya göre Euro Bölgesi'nde
bileşik PMI'sı Ekim ayında 53.7'ye yükselerek 2016 yılının güçlü
artışını gerçekleştirdi. Veri, Eylül ayında 52.6 seviyesinde
gerçekleşmişti. Euro Bölgesi imalat PMI'sı ise Ekim'de 53.3 ile iki
buçuk yılın en yüksek seviyesinde gerçekleşti. Veri, Eylül ayında 52.6
seviyesinde gelmişti. Hizmetler ön endeksi ise 52,2'den 53,5'e
yükseldi. Veriler, Euro Bölgesi ekonomisinin dördüncü çeyreğe olumlu
bir başlangıç yaptığına işaret ederken, PMI raporuna göre çeyrekten
çeyreğe %0,4'lük bir büyümeye işaret ediyor.
Almanya:
ABD'de bir mahkeme, bugüne kadar yapılan en yüksek meblağlı şirket
anlaşmalardan birini onaylayarak otomotiv üreticisi Volkswagen'in
dizel salımları konusundaki hileli uygulamaları nedeniyle 14.7 milyar
dolar ödemesinin yolunu açtı. San Francisco mahkeme yargıcı Charles
Breyer'in onayladığı ve şirketin Amerikan federal ve California eyalet
düzenleyici kurumları ile kusurlu araç sahibi 475,000 kişiyle
uzlaşmasını sağlayan anlaşma, dünyanın ikinci büyük oto üreticisi olan
VW'i bir yıl önce ortaya çıkan sorundan kurtaracak. VW, Kasım
ortasından itibaren hava kirliliğine yol açan kusurlu araçları da geri
almaya başlayacak. Volkswagen CEO'su Matthias Müller, Berlin'de
gazetecilere yaptığı açıklamada, yargıcın anlaşmayı onaylamasının VW
için bir süredir devam eden sorunun giderilmesi için önemli bir adım
olduğunu söyledi. Volkswagen'e karşı ABD Adalet Bakanlığı, Federal
Ticaret Komisyonu, California eyaleti ve araç sahipleri toplu dava
açmışlardı. Anlaşmaya rağmen, şirket bir ceza davasıyla da karşı
karşıya kalabilir.
Almanya'da imalat sektörü Ekim ayında öncü verilere göre iki buçuk
yıldan uzun bir sürenin en hızlı büyümesini kaydederken, hizmet
sektöründe büyüme hız kazanarak ülke ekonomisinin dördüncü çeyreğe
hızlı bir başlangıç yaptığı sinyalini verdi. Almanya'da Ekim ayı öncü
imalat sanayi satın alma yöneticisi endeksi (PMI) 55.1 ile aynı
zamanda Eylül ayı nihai verisi olan 54.3 düzeyindeki beklentileri
aştı. Hizmetler PMI ise Ekim'de 54.1 öncü değerini alarak 51.5 olan
beklentileri aştı. Hizmetler PMI Eylül ayında 50.9 değerini alarak
sektörde büyümenin neredeyse durma noktasına geldiğini göstermişti.
Ekonominin üçte ikisinden daha fazlasını oluşturan imalat ve hizmet
sektörü aktivitelerini gösteren bileşik PMI da Ekim'de 52.8'den 55.1'e
yükselerek Aralık ayından bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. Endeksin
53.3 olacağı tahmin ediliyordu.
Münih merkezli IFO Enstitüsü tarafından yapılan açıklamaya göre
Almanya IFO güven endeksi, Ekim ayında 110.5 seviyesine yükseldi.
Verinin Ekim ayında 109.6 seviyesinde gelmesi bekleniyordu.
Deutsche Bank AG, üçüncü çeyrekte beklenmedik bir şekilde kar
etti. Hukukü yükümlülüklerin ve yeniden yapılanma maliyetlerinin
tahminlerin altında kalması, bankanın kar etmesinde etkili oldu.
Frankfurt'ta Deutsche Bank tarafından Perşembe günü yapılan açıklamaya
göre şirketin net karı, üçüncü çeyrekte 256 milyon euro (279 milyon
dolar) oldu. Şirket, bir önceki yılın aynı döneminde 6.01 milyar euro
zarar kaydetmişti. Şirketin üçüncü çeyrekte 394 milyon euro zarar
etmesi bekleniyordu.
İngiltere:
İngiltere ekonomisi üçüncü çeyrekte beklentilerinin üzerinde
büyüdü. Hizmet sektörünün güçlü performansı, Brexit kaynaklı olumsuz
etkilerin sınırlı kalmasında etkili oldu. İngiltere GSYİH'si üçüncü
çeyrekte yüzde 0.5 büyüyerek yüzde 0.3'lük beklentisiyi aştı. Hizmet
sektörü üçüncü çeyrekte yüzde 0.8 büyüyerek, inşaat sektörü ve
üretimdeki düşüşü dengeledi.
İngiltere Bankacılar Birliği'ne (BBA) göre İngiltere'deki önemli
bankalar, Brexit'e ilişkin endişelerin etkisiyle, İngiltere'den
ayrılmaya hazırlanıyor. Kuruma göre bazı bankalar önümüzdeki yılbaşına
kadar yakın bir zamanda ülkeyi terketmeye hazır. BBA'dan Anthony
Browne, uluslararası bankaların şimdiden ?acil durum? planları yapmaya
başladıklarını konusunda uyarıda bulundu. Browne'ye göre bankalar,
İngiltere'nin Avrupa Birliği'nden (AB) ayrılırken finans sektörünün
korumaması durumunda ülkeden ayrılma planları yapıyorlar. Bankaların
çoğu İngiltere'nin AB'de kalmasını desteklemişti. Bankaların AB
pasaportlarını? kaybetmesi korkusu, bankaların Avrupa yanlısı
duruşunda kısmen etkili olmuştu. Mevcut durumda bankalar, sigorta
şirketleri ve fonlar yerel otoritelere başvurmadan hizmetlerini
satabiliyorlar. Birçok ABD, İsviçre, Rusya ve Çin bankası, Londra'yı
AB'nin geri kalanına ulaşmak için merkez olarak kullanıyor.
İtalya:
İtalya'nın en büyük üçüncü bankası Monte dei Paschi di Siena,
yılın üçüncü çeyreğinde zarar açıklaması ve 2.600 kişinin işten
çıkarılacağını duyurmasının ardından sert dalgalanma gösterdi.
Çarşamba günü açılış işlemlerinde yüzde 20 kadar yükselen Monte dei
Paschi hisseleri gün içinde yüzde 23 kadar geriledikten sonra yüzde
10.2 düşüşle 0.31 euro seviyesinden işlem gördü. Monte dei Paschi'de
yaşanan satışlar diğer banka hisse senetlerine de yansıdı. FTSE Italya
Tüm hisseler bankacılık Endeksi yüzde 2 geriledi. UniCredit ve UBI
Banca hisseleri yüzde 4.5 düştü. Banco Popolare hisseleri de Euro
Stoxx Bankacılık Endeksi'nde en çok düşenler arasında yer aldı. Geçen
yıl 3. çeyrekte 255.8 milyon dolar kar açıklayan banka bu yılın üçüncü
çeyreğinde 1.15 milyar euro net zarar açıkladı. Bankanın yeni CEO'su
Marco Morelli, 2.600 kişinin işten çıkarılacağını ve yaklaşık 500
şubenin kapatılacağını açıkladı. Dünyanın en eski bankası olan Banca
Monte dei Paschi di Siena SpA, Avrupa'da 51 bankanın yer aldığı stres
testinde en kötü performansı sergilemişti. Banca Monte dei Paschi
yaptığı açıklamada, 2018 yılında 978 milyon euro, 2019 yılında 1.1
milyar euro kar etmeyi hedeflediğini bildirdi. Banka aynı zamanda 28
milyon dolar kötü kredisinden kurtulmayı ve yıl sonuna kadar 5 milyar
euro sermaye artırmayı hedefliyor.
İspanya:
İspanya?da Başbakan ve Halk Partisi (PP) lideri Mariano Rajoy?un
sunduğu azınlık hükümeti programı beklendiği gibi ilk tur oylamada
güvenoyu alamadı. İspanya'da sosyalistlerin lideri Sanchez istifa etti
İspanya?daki 350 sandalyeli mecliste, salt çoğunluğun arandığı 1. tur
oylamada 170 ?Evet?, 180 ?Hayır? oyu çıktı. Anayasa gereği ikinci tur
oylama 29 Ekim?de yapılacak. Sosyalist İşçi Partisi?nin (PSOE)
geçtiğimiz hafta sonu aldığı ?2. oylamada çekimser oy kullanma?
kararıyla azınlık hükümetinin güvenoyu alması öngörülüyor.
Diğer ekonomilerde gelişmeler...
Japonya:
Nikkei Japonya İmalat Sanayi PMI Ekim ayında, 50,4 olan Eylül
verisinin üzerinde 51,7 olarak gerçekleşti, bu aynı zamanda imalat
sanayi koşullarında son dokuz ayın en büyük iyileşmesine karşılık
gelmekte. PMI raporunda ayrıca dış talepte yaşanan güçlenmeye paralel
olarak toplam ihracatların da yine son 9 ayın en hızlı seviyesinde
arttığına ve buna bağlı olarak toplam yeni siparişlerin de
iyileştiğine dikkat çekiliyor.
Japonya'nın ihracatı Eylül ayında da gerileyerek 12 ay üst üste
düşüş gösterdi. İhracattaki bu gerileme süreci yendeki yükseliş ve
zayıf küresel talepten kaynaklandı. İhracat Eylül ayında geçen yılın
aynı dönemine göre yüzde 6.9 düştü. İthalat aynı dönemde yüzde 16.3
düştü. Bunun sonucu, dış ticaret dengesi 498.3 milyar yen (4.8 milyar
dolar) fazla verdi.
Japonya'da tüketici fiyatları Eylül ayında ardı ardına yedinci kez
geriledi ve tüketici harcamaları düştü. BOJ'un dikkate aldığı
enflasyon göstergesi olan taze gıda hariç tüketici fiyatları Eylül
ayında bir yıl öncesinin aynı dönemine göre yüzde 0.5 geriledi.
Tüketici harcamaları ise bir önceki yıla göre yüzde 2.1 gerileyerek,
yüzde 2.7 gerileme olacağı yönündeki beklentilerden bir miktar daha
iyi geldi. Japonya'da tüketici harcamaları verisi geçtiğimiz 12 ayın
11'inde geriledi. Japonya'da işsizlik Eylül ayında yüzde 3 ile 1995
yılından bu yana görülen en düşük seviyeye gerilerken, düşen işsizlik
ücret artışlarına henüz yansımadı.
Çin:
Çin'in para birimi yuan hafta başında doların sekiz ayın yeni
zirvesini görmesine paralel olarak, dolar karşısında altı yılın yeni
dip seviyesine geriledi.Merkez bankasının 6.77 ile dolar/yuan kurunda
daha öncesine kıyasla daha yüksek bir referans değer belirlemiş olsa
da, dolar bu seviyenin üzerine çıktı. Döviz işlemcileri büyük kamu
bankalarının dolar sattığını bildirdi. Yuan geçen iki haftada, büyük
ölçüde doların küresel bazda değer kazanmasının etkisiyle yüzde 1'in
üzerinde değer kaybetti. Bazı işlemciler büyük kamu bankalarının
yuanın dolar karşısında hızla değer kaybetmemesi için bazen merkez
bankası adına dolar satarak piyasaya müdahale ettiğini belirtirken,
bazıları da bankaların kendi adlarına satış yaptıklarını belirttiler.
Irak:
Irak Petrol Bakanı Jabar Ali al-Luaibi, Irak'ın İslam Devleti ile
mücadele edebilmek için petrol gelirlerine ihtiyacı olduğunu ve
dolayısıyla Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü'nün (OPEC) üretimi
dondurma anlaşmasından muaf tutulması gerektiğini söyledi. Luaibi,
OPEC'in en büyük ikinci üreticisi Irak'ın Nijerya ve Libya gibi
anlaşmadan muaf tutulması gerektiğini belirtti. Üretimi yaptırım veya
çatışmalardan dolayı darbe alan İran, Libya ve Nijerya üretim
kesintilerinden muaf tutulma isteğinde bulundular. Irak kamu petrol
satış şirketi SOMO'nun direktörü Falah al-Amiri, Irak 1980'lerden bu
yana süregelen savaşlar dolayısıyla pazar payı kaybettiğini belirtti.
Al Amiri, üretimin Eylül ayında günde 4.77 milyon olarak
gerçekleştiğini ve bu rakamın bu ay hafif bir artış göstermesini
beklediklerini belirtti. Luaibi, OPEC'in fiyatları destekleyebilmek
için üretimi sınırlama planını desteklediğini ve Irak'ın bundan muaf
tutulması gerektiğini düşündüğünü belirtti.
Suudi Arabistan ve Körfez ülkeleri:
Suudi Arabistan ve Basra Körfezi'ne kıyısı olan Arap ülkeleri,
petrol üretimlerini yüzde 4 azaltabileceklerini Rusya'ya iletti. Rusya
ve Arap ülkelerinin enerji bakanlarının katıldığı Riyad'da kapalı
kapılar ardında yaptığı görüşmede Rusya Enerji Bakanı Alexander Novak
ülkesinin petrol üretimini azaltmayacağını, ancak mevcut seviyelerde
tutabileceğini ifade etti. Üretimin yüzde 4 azaltılması büyük
olasılıkla OPEC üyeleri ve diğer petrol üreten ülkelerden uzmanların
katılacağı 28-29 Ekim'de Viyana'da yapılacak istişare toplantısında
ele alınacak. Viyana'daki toplantı geçen ay OPEC ülkelerinin
Cezayir'de yaptığı üretimi daha fazla artırmama uzlaşını izliyor.
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü'nün (OPEC) ikinci büyük üreticisi
Irak, İslam Devleti militan örgütüne karşı yürüttüğü savaşı gerekçe
göstererek olası üretim sınırlamalarında muafiyet istediğini bu hafta
açıklamıştı. OPEC kaynakları Irak'ın bu talebine Suudi Arabistan ve
diğer Arap ülkelerinin sıcak bakmayacağını belirtti. Üç OPEC kaynağı
üretim kesintisi muafiyetinin sadece Libya, Nijerya ve İran gibi savaş
ve yaptırım nedeniyle üretimini sınırlamak zorunda kalan ülkelere
tanınabileceği şeklinde genel bir kanı olduğunu belirtti.
BU HAFTA PİYASALAR
Dolar/TL yeni tarihi rekorunu kırdı, faiz yükseldi...
Merkez Bankası'nın faiz indirimlerine ara vermesinin ardından
piyasalarda artan güven unsurunun desteğiyle geçen hafta tarihi
zirveden yönünü aşağı çeviren kur hafta başında nispeten yatay bir
seyir izledi. Bu çerçevede dolar/TL paritesi haftanın ilk günü 3.07
civarında seyrederken euro/TL 3.34, sepet bazında TL 3.21 civarında
gerçekleşti. Tahvil bono piyasasında ise 11 Şubat 2026 itfalı 10
yıllık gösterge tahvilin ortalama bileşik faizi %9.80 oldu. İki yıllık
gösterge olan 11 Temmuz 2018 tahvilin ortalama bileşik faizi de %9.01
düzeyindeydi. Salı günü ise kur dolardaki küresel güçlü seyirle baskı
altında kalmaya devam etti. TL benzer para birimlerine göre bir miktar
daha kötü performans gösterdi bu gelişmede yaklaşan ABD faiz
artışlarına Türkiye'nin daha hassas bir ülke olması ve Türkiye için
önemli bir turizm merkezi olan Antalya'da henüz sebebi belirlenemeyen
patlama neden gösterildi. İki yıllık tahvil faizleri de bir miktar
yükseldi. Çarşamba günü ise Dolar/TL petrol fiyatlarının yüzde 2
civarında düşüşü sonrası ekonomileri genel olarak petrol gelirlerine
bağlı gelişmekte olan ülke para birimleri genelinde yaşanan değer
kaybı ile yönünü yukarı çevirirken, TL'deki kayıp benzer ülkelere göre
daha sınırlı kaldı. Dolar/TL 3.08?in üstüne sınırlı olarak yükseldi.
Buna karşılık, Perşembe günü TL?deki değer kaybı tekrar hızlandı. ABD
faiz kararının giderek yaklaştığı beklentisi gelişmekte olan ülke
piyasalarını baskı altında tutmayı sürdürürken dolar/TL gün içinde
3.10 etrafında dalgalandı ve tekrar tarihi zirvesine yaklaştı.
Gelişmekte olan ülke para birimleri petrol fiyatlarındaki düşüşten
olumsuz etkilenirken, TL?deki zayıflamafa Türkiye?nin artan jeopolitik
riskleri de rol oynadı. ABD'nin Irak'taki en üst düzeyli komutanı,
Suriye'de İslam Devleti örgütünün elinde bulunan Rakka kentinin
kuşatılmasında koalisyonun vereceği mücadeleye Kürt YPG güçlerinin de
katılacağını söylemesi kurdaki baskıyı daha da tetikleyen önemli bir
etken oldu. TCMB'nin enflasyon raporunda faiz adımlarında henüz sona
gelinmediğine yönelik mesajı TL?yi zayıflatan diğer bir etkendi.
Faizler de hafif yükseldi. İki yıllık tahvil faizleri %9.11?e
yükselirken, on yıllık tavil faizleri tekrar %10?u geçti. Dolar/TL,
haftanın son gününde ise resmi tatil nedeniyle yarım gün açık olan
piyasalarda 3.12'yi geçerek yeni tarihi zirveyi gördü daha sonra
biraz geriledi. ABD faiz kararının giderek yaklaştığı beklentisi
gelişmekte olan ülke para birimlerini baskı altında tutarken Suriye
ve Irak?taki gelişmeler ve Türkiye'nin bir başkanlık referandumuna
gitme olasılığı da TL'nin diğer para birimlerine göre daha kötü
performans göstermesinde etkili olmakta. Faizlerde de yükselme devam
etti ve iki yıllık tahvil faizleri %9.20?yi geçti.
Öte yandan Hazine, bu hafta düzenlediği tahvil ihalesinde piyasaya
toplam 2 milyar 606,8 milyon lira borçlandı. Hazine Müsteşarlığı,
ihalede, 5 yıl vadeli, 6 ayda bir yüzde 4,60 kupon ödemeli, sabit
kuponlu devlet tahvilinin yeniden ihracını gerçekleştirdi. İhalede
basit faiz %9,44, bileşik faiz %9,66 oldu. Nominal teklifin 2 milyar
964,2 milyon lira olduğu ihalede, nominal satış 1 milyar 372,2 milyon
lira, net satış 1 milyar 369,2 milyon lira olarak gerçekleşti. Kamu
kuruluşlarından gelen 250 milyon liralık teklifin tamamının
karşılandığı ihalede, piyasa yapıcılarından net 1 milyar 646 milyon
lira teklif geldi ve net 987,6 milyon lira satış yapıldı. Hazine,
böylece piyasaya toplam 2 milyar 606,8 milyon lira borçlandı Sonuçta,
14 Ekim?de Merkez Bankası kurlarıyla 3.0922 olan dolar/TL paritesi, 27
Ekim?de 3.1054 TL?e yükseldi 3.4060 TL düzeyinde olan euro/TL
paritesi ise 3.3895 TL?ye indi. 14 Ekim?de %8.95 olan gösterge
tahvilin ortalama bileşik faizi ise bu haftanın son günü %9.23?e
yükseldi. Döviz, petrol ve altın fiyatları...
Döviz:
Dolar endeksi Fed'in bu yıl faiz artıracağı beklentisiyle hafta
başında yükselmeye devam etti. Euro/dolar paritesi haftaya 1.0870
düzeyinde başlarken, dolar/yen paritesi 103.90 civarındaydı. Ayrıca, 8
Kasım'daki ABD seçimlerinde Cumhuriyetçi Parti adayı Donald Trump'ın
değil de Clinton'un kazanacağına işaret eden seçim anketleri de doları
destekledi. İlerleyen günlerde dolar ABD'den açıklanan pozitif fabrika
aktivite göstergeleri ve üst düzey Fed yetkililerinin yaptıkları
açıklamalarda yıl sonu itibariyle faizlerin artırılabileceği
ihtimalini güçlendirmesiyle diğer altı büyük para birimi karşısında
dokuz ayın zirvesine yakın bir seyir izledi. Dolar/yen paritesi de
104?ü aştı. Doların başlıca altı para birimi karşısındaki seyrini
izleyen endeks Salı günü 99.119'a kadar yükselerek 1 Şubat'tan bu yana
en yüksek seviyeyi gördükten sonra tekrar 99?un altına geriledi. Euro,
hafta içinde dolar karşısında 1.0848'e kadar gerileyerek neredeyse
sekiz ayın en zayıf seviyesini gördükten sonra biraz toparlandı. Dolar
yen karşısında değer kazanırken, euro ve sterlin dolar karşısında
biraz yükseldi. Euro/dolar paritesi 1.09?un üzerine yükseldi. Dolar,
haftanın son gününde yen karşısında faizlerin yakın zamanda
artırılabileceği beklentilerinin güçlenmesiyle 105?i geçti ve son üç
ayın en yüksek seviyesine yaklaştı. Euro/dolar paritesi ise fazla
değişmedi. Cuma günü itibariyle Euro/dolar paritesi 1.0910 Dolar/yen
paritesi 105.25 düzeyindedir.
Petrol: Petrol fiyatları petrol üreticilerinin üzerinde geniş
çaplı mutabakat sağlamaya çalıştığı üretim kesintilerinden Irak'ın
muaf olmak istediğini açıklamasına paralel olarak hafta başında
gerilerken, ABD'deki petrol kuyusu sayısı da artış kaydederek fiyatlar
üzerinde baskı yarattı. Brent petrolünün varili hafta başına 51.5
dolardan başlarken, ABD petrolünün varili 50.6 dolar düzeyindeydi.
Petrol fiyatları ilerleyen günlerde OPEC içerisinde Cezayir'de yapılan
anlaşma çerçevesinde kimin ne kadar üretim kesintisine gitmesi
gerektiğine dair bir anlaşmanın henüz sağlanamamasıyla beraber değer
kaybetti. Fiyatlar, hafta içinde ABD'de ham petrol stoklarının
arttığını gösteren verinin yanı sıra Nijerya'nın üretimi artırmasıyla
baskı altında kaldı ve geriledi. Hafta içinde OPEC üyelerinin petrol
üretiminin azaltılması konusunda bir anlaşmaya varamayacağı yönündeki
şüphelerin piyasalar üzerinde yarattığı baskı sonucu Brent petrolü 50
doların altına indi. Daha sonra ise tekrar bu sınırın üzerine
yükseldi. ABD türü ham petrol de 49 dolara indi. Fiyatlar, haftanın
son gününde de fazla değişmedi. Cuma günü itibariyle Haziran vadeli
Brent ham petrolünün varili 50.40 dolar düzeyinde ABD hafif ham
petrolünün varili 49.60 dolar civarında seyretmektedir. Altın: Altın
fiyatları geçen hafta son bir aydır ilk defa haftalık bazda yükseliş
kaydetmesinin ardından yeni haftanın başında yatay seyretti. Spot
altının ons fiyatı 1264 dolar düzeyindeydi. Altın fiyatları, daha
sonra Fed'in Aralık'ta faizleri artıracağına dair beklentilerin
güçlenmesinin dolarda yarattığı yükselişin de etkisiyle hafif
geriledi. Ancak fiyatlar hafta içinde Hindistan'da Ekim sonunda
başlayacak festival sezonu öncesinde artan fiziki talebe paralel
olarak 1,275 dolar ile yaklaşık üç haftanın zirvesini gördü. Altın
ilerleyen günlerde ise tekrar 1270 doların altına geriledi. Fiyatlar
haftanın son gününde yatay seyretti. Cuma günü itibariyle altının spot
fiyatı ons başına 1266 dolar civarındadır."

******

Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım
danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti,
aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen
bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı
sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve
tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine
dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk getiri
tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer
alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize
uygun sonuçlar doğurmayabilir.

*******

Foreks Haber Merkezi ( [email protected] )
http://www.foreks.com
http://twitter.com/ForeksTurkey