Ana SayfaSPK, Boyner Perakende'nin borçlanma aracı ihracını onayladı----

SPK, Boyner Perakende'nin borçlanma aracı ihracını onayladı

23 Haziran 2014 - 06:38 borsagundem.com

Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği (AİFD), Uluslararası
Biyoteknoloji Konferansı'na Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz'ın
başkanlığındaki heyetle birlikte katılıyor. Heyette üst düzey hükümet
yetkililerinin yanı sıra, ilaç sektörünün temsilcileri ve
akademisyenler de yer alacak.
Sağlık ürünleri, tarım, endüstriyel ve çevresel biyoteknoloji
konularında en son yeniliklerin değerlendirileceği konferans, 23-26
Haziran arasında ABD'nin San Diego şehrinde gerçekleştirilecek.
Kalkınma Bakanı ve hükümet heyeti, dünyanın önde gelen Ar-Ge
merkezlerinden Pfizer La Jolla Ar-Ge Kampüsü ve biyoteknoloji üretim
merkezlerinden Roche/Genentech Oceanside Kampüsü ile Gilead'ın üretim
tesisini ziyaret edecek.
23 Haziran 2014, İstanbul, Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği
(AİFD), her yıl Amerika Birleşik Devletleri'nde düzenlenen ve
biyoteknoloji alanında dünyanın en önemli etkinliklerinden biri olarak
nitelendirilen Uluslararası Biyoteknoloji Konferansı'na katılıyor.
Konferansta Türkiye'yi, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz'ın başkanlığında
üst düzey hükümet yetkilileri, ilaç sektörü ve akademisyenlerden
oluşan bir heyet temsil edecek. AİFD, 2012 yılından bu yana katılım
sağladığı konferansa, 35 kişilik bir heyetle katılacak.
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, konferansın son gününde en önemli
etkinliklerden biri olan Scientific American Worldview Super Session
oturumuna konuşmacı olarak katılacak. Bakanın, konuşmasında
Türkiye'nin yaşambilimleri alanındaki politika ve hedeflerinden
bahsetmesi ve sağlık endüstrisinin öncelikli sektörler arasında kabul
edildiği 5 Yıllık Kalkınma Planı ve plan hedeflerinin
gerçekleştirilebilmesi için atılması gereken adımlar hakkında bilgi
vermesi bekleniyor.
Kalkınma Bakanı ve Türk delegasyonu, San Diego'daki temasları
kapsamında, uluslararası ilaç firmalarının üst düzey yöneticileri ile
de ikili görüşmeler yapacak. Bakan ve beraberindeki heyet ayrıca, yeni
ve gelişmiş tedaviler için Ar-Ge'ye ciddi kaynak aktaran yenilikçi
ilaç şirketlerinden Pfizer'in Ar-Ge kampüsünü, Roche/Genentech'in ve
Gilead'ın üretim merkezini ziyaret edecek.
Heyet, aşılar ve kanserin pek çok türüne karşı tedaviler üzerinde
çalışılmakta olan ve en gelişmiş teknolojik tesislerden biri olarak
öne çıkan Pfizer La Jolla Ar-Ge Kampüsü'nde ve biyoteknoloji üretimi
ve klinik operasyonlarda dünyanın önde gelen biyoteknolojik üretim
merkezlerinden Roche/Genentech Oceanside Kampüsü'nde biyoteknolojik
ürünlerin Ar-Ge ve üretiminde kullanılan ileri teknolojiler hakkında
bilgi alacak ve incelemelerde bulunacak.

İlaç Ar-Ge'si ve Biyoteknoloji'de Türkiye küresel oyuncu olabilir

Biyoteknoloji zirvesi öncesi AİFD Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Emin
Fadıllıoğlu şunları söyledi:
"Dünyada yaşlı nüfusun artması, ortalama yaşam süresinin uzaması
ve sosyoekonomik değişimlere paralel olarak ilaç ve yaşam bilimleri
21. yüzyılın en önemli konularından biri haline geldi. Günümüzde
sadece moleküler bazda değil, genetik ve biyoteknoloji alanlarında
bilimin kaydettiği ilerleme ilaç sektörüne, insanlığa hizmet edecek
yeni ilaçlar geliştirmek için yeni ufuklar açmıştır. Ancak aynı
zamanda ilaç Ar-Ge'si eskisine kıyasla çok daha karmaşık ve maliyetli
bir süreç haline gelmiştir. Bu nedenle, Ar-Ge çalışmaları artık sadece
şirketlerin bünyesinde yapılmamakta, üniversiteler ve küçük ölçekli
biyoteknoloji şirketleri tarafından ve/veya onlarla işbirliği içinde
sürdürülmektedir. Bu dinamikler, yeni iş modelleri ve dolayısıyla
Türkiye gibi ülkeler için önemli fırsatlar sunmaktadır.
Cirosunun ortalama yaklaşık % 15'ini Ar-Ge yatırımlarına ayıran
yenilikçi ilaç sektörü, tüm sektörleri geride bırakarak dünya Ar-Ge
yatırımlarında birinci sırada yer almaktadır( ). 2013 yılında
yenilikçi ilaç endüstrisinin tüm dünyada Ar-Ge için yaklaşık 135
milyar ABD doları yatırım yaptığı tahmin edilmektedir( ). Türkiye'de
2013 yılında yapılan klinik araştırma yatırımı 85 milyon USD( ) ile
sınırlı kalmış, bir başka deyişle Türkiye global ilaç Ar-Ge
harcamalarından ise yalnızca % 0,06 pay alabilmistir.
Türkiye ilaç sektörünün Ar-Ge ve üretimde uluslararası
yatırımlardan daha fazla pay almasının, küresel rekabet gücüne sahip
olabilmesinin önkoşulu istikrarlı bir yatırım ortamının sağlanması ve
Türkiye'nin bu yatırımları çekmek için rekabet etmekte olduğu diğer
ülkelere kıyasla daha avantajlı koşullar sunacak bir dönüşüm
gerçekleştirmesidir. Uluslararası ilaç sektörü yatırımlarında
Türkiye'nin potansiyelini şimdiye dek neden gerçekleştiremediğini
tespit edip düzeltebildiğimiz ve yenilikçiliği destekleyen
politikaları uygulamaya koyabildiğimiz ölçüde tablo Türkiye lehine
gelişecek, Türkiye'ye teknoloji transferi ve uluslararası ilaç Ar-Ge
yatırımlarının çekilebilmesi ve Türkiye'nin sadece üreten değil
teknoloji geliştiren ve katma değer yaratan bir yapıya kavuşturulması
mümkün olacaktır.
Son dönemde, kamu kurum ve kuruluşlarınca hazırlanan ve ilaç
sektörünün geleceğini belirleyecek plan ve strateji dokümanlarındaki
vizyon ve yaklaşım da, kamu strateji ve politikalarının ilaç
Ar-Ge'sine daha fazla yatırım yapan, katma değeri daha yüksek ilaç
üreten ve daha fazla ihracat yapan bir Türkiye ilaç sektörü geliştirme
iradesini yansıtmaktadır.
Bu bağlamda, her yıl ABD'de düzenlenen Uluslararası Biyoteknoloji
Konferansı (BIO International Convention) biyoteknoloji konusunda
dünyanın en önemli platformlarından biridir. Türkiye'nin, bu
konferansa 2012'den bu yana sırasıyla Bilim, Sanayi ve Teknoloji,
Sağlık ve Kalkınma Bakanları başkanlığındaki üst düzey hükümet
heyetiyle katılım sağlaması, ülkemizin inovasyon, yenilikçi ilaç ve
biyoteknoloji alanındaki niyetini ve hedefini kanıtlayan çok önemli
bir göstergedir.
Önümüzdeki 10 yıl içinde Türkiye'nin 2023'e yönelik çok önemli
hedefleri bulunuyor. İlaç sektörümüz ülkemizin bu hedeflere ulaşmasına
katkıda bulunacak kilit sektörlerin başında gelmektedir. Ülkemiz ilaç
sektörünün daha çok yatırım çeken, daha fazla üretim ve ihracat yapan,
dış ticaret dengesine olumlu katkıda bulunan ve hastalarımıza
uluslararası standartlarda hizmet kalitesi sunan bir yapıya
kavuşmasını istiyoruz.
AİFD olarak, 2012 yılından bu yana Türkiye delegasyonu ile
birlikte katıldığımız Uluslararası Biyoteknoloji Konferansı'nı, gerek
Türkiye'deki ilaç Ar-Ge ve üretim yatırım potansiyeline dikkat çekmek
gerekse özellikle biyoteknoloji alanında Türkiye'de gerekli ekosistemi
ve şartları sağladığımız takdirde, Türkiye ilaç sektörünün Ar-Ge ve
üretim potansiyeline ve küresel bir oyuncu olacağına inancımızı
yinelemek için bir fırsat olarak görüyor ve önemsiyoruz.
İnanıyoruz ki, ülkemizde yenilikçiliği destekleyen doğru
politikalar uygulandığı takdirde, 2023 yılı itibarı ile 1,3 milyar ABD
doları dış ticaret fazlası veren ve yılda 1,7 milyar ABD doları
düzeyinde Ar-Ge yatırımı gerçekleştiren bir ilaç sektörüne sahip
olmamız mümkündür.

2015'te tüm ilaçların yarısı biyoteknoloji ürünü olacak

Biyoteknolojik ilaçların gerek toplum sağlığı gerekse ekonomik
açıdan ciddi katkıları bulunuyor. Bu ilaçların pazar payı dünyada her
geçen yıl artıyor. Tüm dünyada 350 milyondan fazla hasta
biyoteknolojik ilaçlarla tedavi görüyor, biyofarmasötikler, ayrıca
nadir hastalıklar için tedavi alternatiflerinin geliştirilmesini
sağlıyor. Biyofarmasötiklerin, topluma sunulan tüm ilaçların yaklaşık
%20'sini oluşturduğu tahmin edilmekte ve 2015 yılında tüm ilaçların
yaklaşık %50'sinin biyoteknoloji ürünü olması beklenmektedir.

Foreks Haber Merkezi ( [email protected] )
http://www.foreks.com
http://twitter.com/ForeksTurkey