Ana SayfaKÜRESEL BÜYÜME YAVAŞ, RİSK ALGISI HALA YÜKSEK-TBB EYLÜL AYI BANKACILIK SİSTEMİ DEĞERLENDİRMESİ----

KÜRESEL BÜYÜME YAVAŞ, RİSK ALGISI HALA YÜKSEK-TBB EYLÜL AYI BANKACILIK SİSTEMİ DEĞERLENDİRMESİ

27 Kasım 2012 - 17:13 borsagundem.com

Türkiye Bankalar Birliği, Türkiye Bankacılık Sistemi ?Eylül 2012?
Genel Değerlendirme'sini yayımladı.
"Küresel büyüme yavaş risk algısı hala yüksek" denilen Eylül
değerlendirmesinde şu bilgilere yer verildi :
"Avrupa Birliği?nde devam etmekte olan borç krizine karşılık somut
adımlar atılmamış olması ve şu ana kadar atılan adımların henüz
Euro?nun geleceğine ve krizin sonlandırılmasına ilişkin
belirsizlikleri ortadan kaldıramamış olması uluslararası piyasalarda
risk iştahının düşük seyretmesine neden olmaktadır. Öte yandan, ABD?de
devam eden Mali Uçurum?a (Fiscal Cliff?e) yönelik endişeler,
Ortadoğu?daki siyasi gelişmeler, emtia ve enerji fiyatlarındaki
dalgalı seyir küresel ekonomiyi riskli kılmaktadır.
2012 yılı süresince uluslararası finansal kuruluşlar küresel
ekonomik büyümeye ilişkin tahminlerini aşağı yönlü revize etmiştir.
Gelişmiş ülke ekonomilerinde işsizlik seviyesini aşağıya çekecek
oranda büyümenin kaydedilememesi ve gelişmekte olan ülkelerin de
büyüme hızlarının azalması küresel ekonomideki yavaşlama eğiliminin
güçlendiğini göstermektedir.
Gelişmiş ülke merkez bankaları devreye girerek piyasaya yüksek
miktarlarda likidite vermeye devam etmiştir. Amerika, Avrupa ve
Japonya Merkez bankaları, parasal genişleme kararları ile piyasalarda
likiditeyi bollaştırmış, gelişmekte olan ülkeler ise politika
faizlerini aşağı yönlü güncellemiştir.
Türkiye?de, para ve bankacılık politikasında, ihtiyatlı bir
yaklaşım içinde olunmuştur. Geçen yılın ikinci yarısından itibaren
ılımlı bir büyüme performansı sağlanması ve tasarruf açığının
küçültülmesine yönelik uygulamalara öncelik verilmiştir. Büyüme
hızının düşmesi ve net ihracattaki iyileşmenin olumlu katkısıyla cari
işlemler açığı daralmaya başlamıştır.
Merkez Bankası ihtiyatlı tutumunu devam ettirmiştir.
2012 yılı birinci yarısında küresel ekonomideki belirsizliklerin
yüksek olmasına, finansal piyasalarda yaşanan dalgalanmalara ve
enflasyondaki yukarı yönlü görünümüne karşı Türkiye Cumhuriyet Merkez
Bankası (TCMB) sıkı para politikası uygulamıştır. Yılın ikinci
yarısında ise gerek talep kaynaklı enflasyonda aşağı yönlü eğilim
gerekse cari işlemler açığındaki iyileşme sonucu ekonominin dış
şoklara karşı kırılganlığının azalmasıyla TCMB piyasaya sağladığı
likiditeyi bollaştırmış ve ortalama fonlama maliyetini kademeli olarak
aşağı çekmeye başlamış, faiz koridorunu daraltmıştır.
Ayrıca, TL cinsi zorunlu karşılıkların YP ve altın cinsinden
tutulabilmesine imkan sağlayan düzenlemeler sayesinde bankacılık
sektörünün likidite ihtiyacı göreli olarak daha düşük maliyetle
karşılanmıştır. Öte yandan, yılın üçüncü çeyreğinde finansal istikrara
yönelik TCMB Rezerv Opsiyon Mekanizması (ROM) uygulamasını devreye
sokmuştur. Merkez Bankası bu yeni araç ile sermaye akımlarındaki
değişimlere bağlı olarak döviz arz ve talebi arasında oluşabilecek
dengesizlikleri azaltmayı öngörmekte ve esas olarak otomatik
dengeleyici olarak işlemesi hedeflenmektedir.
Bankalar ROM ile tanınan imkanı yüzde 90 düzeyinde
kullanmaktadırlar. Bu uygulama sonucunda, TCMB döviz ve altın
rezervleri önemli ölçüde artmıştır.
Kasım ayında Türkiye?nin ülke notunun yatırım yapılabilir seviyeye
yükseltilmiş olması ve ülkenin karşı karşıya kalacağı kısa vadeli
portföy yatırımlarının finansal istikrara yönelik oluşturabileceği
risklere yönelik TCMB ihtiyatlı tutumunu devam ettirmektedir.
Kredi ve mevduat iştahında gerileme yaşanmıştır.
Küresel ekonomide süregelen belirsizlik, yavaşlayan ekonomik
faaliyet ve Merkez Bankası?nın bu süreçte uygulamaya koyduğu esnek ve
ihtiyatlı politikaları bankacılık sektörünü önemli ölçüde
etkilemiştir. Geçtiğimiz yılın aynı dönemine kıyasla hem kredi, hem
mevduat iştahında azalma yaşanmıştır.
Eylül 2012 itibariyle, toplam aktif büyümesi yüzde 8,6?ya, kredi
büyümesi ise yüzde 13,6?ya kadar gerilemiştir. Mevduat büyümesi ise
yüzde 7,1?e yavaşlamıştır.
Yıllık bazda karlılık oranları yatay seyretmiştir. Özkaynak
karlılığı, Eylül 2012?de yüzde 13,3?, aktif karlılığı ise yüzde 1,7
seviyesinde gerçekleşmiştir
Bilanço Gelişmeleri
Bilanço toplamı, Eylül 2012 itibariyle, geçen yılın aynı dönemine
göre TL bazında yüzde 8,6 oranında büyüyerek toplam aktifler 1.244
milyar TL (697 milyar dolar) olmuştur.
Eylül 2011?e kıyasla, toplam aktifler mevduat bankalarında yüzde
6,3, kalkınma ve yatırım bankalarında ise yüzde 33 oranında artmıştır.
Yılın üçüncü çeyreğinde, toplam aktifler içinde kamu bankalarının
payı 1 puan azalırken, özel sermayeli ve yabancı bankaların payı ise
1?er puan artmıştır. Kredi stoku içinde, özel ve yabancı bankalarının
payı değişmezken, kamu bankaların toplam krediler içindeki payı 1 puan
azalmıştır.
Toplam Aktifler (Milyar dolar ve gsyih?ya oran)
Kur etkisinden arındırılmış verilerle, Aralık 2010?a göre toplam
krediler, ilk dokuz ayda, yüzde 12,6 oranında büyümüştür. Geçen yılın
aynı döneminde kıyasla yıllık kredilerdeki büyüme hızı sabit kurlarla
yüzde 16,4 olmuştur.
Kredilerin toplam aktiflere oranı bir önceki yılın aynı dönemine
göre 3 puan artarak yüzde 59 olmuştur. Mevduatın krediye dönüşme
oranı, Eylül 2011?a göre 4 puan artarak yüzde 98?e yükselmiştir. Eylül
2012 itibariyle, bu oran kamu bankalarında yüzde 83, özel bankalarda
yüzde 105 ve yabancı sermayeli bankalarda yüzde 111 olmuştur.
Büyüme hızındaki düşme nedeniyle, takipteki kredilerin toplam
kredilere oranı hafifçe artarak yüzde 3?e yükselmiştir. Aynı dönemde,
özel karşılıkların takipteki kredileri karşılama oranı gerilemiştir.
Toplam mevduat toplam aktiflerin yüzde 60?ını finanse etmiştir.
Mevduat dışı kaynakların toplam aktiflere oranı ise yüzde 24 olmuştur.
Mevduat dışı kaynaklardaki artışta bankalar tarafından ihraç edilen
tahviller ve merkez bankasına borçlar kalemlerindeki büyüme dikkati
çekmektedir.
Özkaynaklar, kar yedeklerindeki artışa bağlı olarak büyümüştür.
Sektör özkaynakları, bir yıl önceye göre yüzde 19 artarak, Eylül 2012
itibariyle 161 milyar TL?ye yükselmiştir.
Sermaye yeterliliği standart rasyosu Eylül 2011?e göre yatay
seyretmiş ve yüzde 16,5 seviyesinde gerçekleşmiştir. Serbest
özkaynakların toplam aktiflere oranı yüzde 10 seviyesinde
gerçekleşmiştir.
Yılın ilk dokuz ayında bankacılık sektörünün faiz gelirleri TL
bazında yüzde 30 artarken, faiz giderleri yüzde 27 oranında
büyümüştür. Buna bağlı olarak, net faiz gelirleri geçen yılın aynı
dönemine göre TL bazında yüzde 34 oranında artmıştır.
Kar hacmi, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 17 artarak
16,4 milyar TL?ye yükselmiştir. Faiz marjında önemli bir değişiklik
olmamış fakat diğer faaliyet gelirlerindeki azalma ve diğer faaliyet
giderlerindeki artış kar artışını sınırlandırmıştır. Bu gelişmede özel
karşılıklardaki artış etkili olmuştur.
Yıllık bazda karlılık Haziran 2012?ye kıyasla önemli bir
değişiklik göstermemiş ve özkaynak karlılığı Eylül 2012?de yüzde 13,3
aktif karlılığı ise yüzde 1,7 seviyesinde gerçekleşmiştir.
Yabancı para net genel pozisyonu 644 milyon dolar açık vermiştir.
YP aktiflerin TL karşılığının toplam aktifler içindeki payı Eylül
2011?e göre 1 puan artarak yüzde 30 seviyesine yükselirken, YP
pasiflerin TL karşılığının toplam pasifler içindeki payı ise 1 puan
artarak yüzde 36 düzeyinde gerçekleşmiştir.
Toplam aktiflerin yüzde 49?u, kaynakların ise yüzde 83?ü 1 yıldan
daha kısa vadelidir. Toplam aktiflerin ve pasiflerin ortalama vade
yapısında Haziran 2012?ye göre önemli bir değişiklik olmamıştır.
Toplam kredilerin yüzde 1,2?si (8,7 milyar TL) ve toplam mevduatın
yüzde 3,3?ü (24,2 milyar TL) bankaların dahil oldukları risk grubuna
aittir. Bankaların dahil oldukları risk grubuna ait net riskleri
negatif (-16 milyar TL) olmuştur.
Genel bilgiler
Eylül 2012 itibariyle faaliyet gösteren banka sayısı 44 tanedir.
Haziran 2012 dönemine göre, şube sayısı 132 adet artarak 10.111?e
yükselmiştir. Personel sayısı Haziran 2012?e göre 978 kişi artarak
184.332?ye yükselmiştir.
Eylül 2012 itibariyle, ilk beş bankanın toplam aktifler içindeki
payı Haziran 2012?ye göre 2 puan artarak yüzde 62, mevduat içindeki
payı değişmeyerek yüzde 61 ve krediler içindeki payı ise değişmeyerek
yüzde 57 düzeyinde gerçekleşmiştir. İlk on bankanın toplam aktifler ve
mevduat içindeki payı değişmeyerek, sırasıyla yüzde 88 ve yüzde 91
düzeyinde gerçekleşmiştir. Krediler içindeki payı ise 1 puan düşerek
yüzde 86 olmuştur."

Foreks Haber Merkezi ( [email protected] )
http://www.foreks.com
http://twitter.com/#!/ForeksTurkey